Kocaeli'deki o hastaneyle ilgili şok iddia: Doktorların "Yel almıştır" dediği çocuğun kanser olduğu ortaya çıktı

Kocaeli'de bir devlet hastanesinin acil servisine kol ve bacaklarında ağrı olan çocuğunu defalarca götürdüğünü söyleyen vatandaş, doktorların her seferinde "Bir yere vurmuştur", "Yel almıştır" diyerek iğne ve kas gevşetici verdiğini ancak çocuğunun T hücreli ALL Lösemi (kanser) olduğunun ortaya çıktığını iddia etti. Gülcan isimli vatandaş, bir kan tahlili dahi yapmayan doktorların, oğlunun tedavisinden 1 ay çaldığını öne sürdü. Milyonda 1-3 kişide görülen ve hızlı ilerleyen bu lösemi türünde pek çok belirti var ve o belirtilerden biri de kas ve eklem ağrıları. Bu ağrıların yanı sıra diğer belirtiler de acil servis doktorlarına aktarıldı mı, aktarılmadı mı? Kol ve bacak ağrısından dolayı defalarca hastaneye başvuran bir çocukta lösemi şüphesi oluşuyor mu, kan tahlili yapılması gerekiyor mu? Yani vatandaşın iddia ettiği gibi burada acil doktorlarının ihmali söz konusu mu? Bu sorular cevap bekliyor.

İşte Gülcan isimli vatandaşın, sikayetvar.com adlı siteye gönderdiği ve dün gece yayımlanan iddiası:

"Kocaeli Darıca Farabi Eğitim Ve Araştırma Hastanesi İnsan Hayatı Hele Bir De Çocuk İhmallik Zinciri Hastane

Oğlum için defalarca hastaneye kol ağrısı, bacak ağrısı ile gittim. Acil doktoru sürekli bir iğne veya kas gevşetici veriyordu. Kolunu bir yere vurmuş veya yel almıştır deyip gönderiyordu. Bir kan tahlili dahi yapmadı ve benim oğlum T hücreli ALL lösemiymiş. Hastanenizin ihmali benim 1 ay tedavimden çaldı ve böyle doktorlar bir de insan hayatı için yemin ediyor. Böyle doktorların bu mesleği yapması doğru değil. Bir basit kan tahlili dahi yapsaydı orada çıkacaktı. Şu an Sakarya Üniversitesi Hastanesi'nde yatıyorum. Bu ihmallik bedeli ne olacak?"

T HÜCRELİ ALL LÖSEMİ NEDİR?

Türkiye Klinikleri adlı sitede, T hücreli ALL lösemi şöyle anlatılıyor:

"T hücreli lenfoblastik lösemi (T-ALL) çocukluk çağında B-öncül hücreli ALL2ye göre daha agresif seyreden bir malignitedir. Son yıllarda tedavide gelişmelerle sağlanalım. İndüksiyon tedavisi minimal kalıntı belirtileri olumsuz etkileyen en önemli prognostik faktördür. Uygun risk sınıflaması, prednizon yanıtı 8. gün iyi olanlara indüksiyonda dekzametazon kullanımı, prednizon yanıtı 8. gün kötü olanlarda indüksiyona siklofosfamid eklenmesi, metotreksatla birlikte peg-asparaginaz kullanımı, yüksek doz veya Capizzi usulü metotreksat verilmesi, yönetici nelarabinle tedavi, duygu yanıtın dikkatli değerlendirilmesi, santral sinir sistemi tutulumunun etkin, refrakter/relaps ülkemizin güzellik merkezleri ve ilk remisyonda hangi hastaya hücre nakli yapıldığının tedavi yöntemlerini gösterir. Tedaviye refrakter/relaps tedavisinde kullanılan ilaçlar ülkemizde yaygın olarak CAR T-hücreleri (CD1a, CD5, CD7), nelarabin, FLA+IDA, venetoclax, bortezomib, ruxolitinib, mTOR ezilme veya daratumumab kullanılabilir. Erken T öncül-ALL'li soğanlar/relaps yüzyıllardır FLAGIDA, FLT3 kaynağını alarak araştırıp esinlenerek soğan, BCL-2 veya JAK kaynağını araştırıp faydalı olabilir; nelarabin tedavisi önerilmez. Nüksler/refrakter tipler hastanın tam remisyona girmesi ve kök hücre nakli hakkında bilgi vermektedir."

Kaynak: Haber Merkezi