The Guardian 2025’in en iyi kitaplarını açıkladı – İşte o liste!

The Guardian, her yıl olduğu gibi bu yıl da edebiyat dünyasında ses getiren eserleri bir araya getirdi. 2025’in en dikkat çeken romanlarını öne çıkaran bu seçki, okurlara yılın edebiyat trendlerini gösteriyor. Yazarlar tarihten günümüze, aileden çevre krizine kadar geniş temalarla farklı anlatılar sunuyor. İşte, The Guardian’ın belirlediği 2025’in öne çıkan en iyi kitapları…

Yılın öne çıkan kitapları:

Shadow Ticket – Thomas Pynchon

12 yıl aradan sonra gelen bu roman, bir gizem hikâyesi sunuyor. Yükselen Nazizm ve günümüz faşizmi arasında bağlantılar kuruyor. Tipik Pynchon mizahı ve karmaşık anlatı yapısı okuru içine çekiyor.

The Eleventh Hour – Salman Rushdie

Ölüm temalı kısa öykülerden oluşan bu eser, yazarın ilk kurgu eseri. Eğlenceli bir dille yazılmış, hayat ve ölüm üzerine düşündürücü bir kitap.

What We Can Know – Ian McEwan

Bu yılın dikkat çeken eserlerinden biri olarak karşımıza çıkıyor. Hayatta kalma mücadelesi, iklim krizi ve çevre felaketlerinin büyüklüğüne kadar birçok tema mevcut.

Dream Count – Chimamanda Ngozi Adichie

Nijerya ve ABD arasında yaşayan dört kadının hayatını anlatıyor; aşk, annelik, kadın dayanışması ve toplumsal eşitsizlik temalarını işliyor. Karakterlerin iç dünyaları derinlemesine işlenmiş, zengin ve etkileyici bir okuma deneyimi sunuyor.

The Loneliness of Sonia and Sunny – Kiran Desai

20 yıllık bir yazım sürecinin ürünü olan roman, Doğu ve Batı geleneklerini bir araya getiriyor. Detaylı doğa betimlemeleri ve insan ilişkilerine dair ince gözlemler dikkat çekiyor.

Helm – Sarah Hall

Eser, Dünya’nın oluşumundan günümüze kadar iklim krizine dair kapsamlı bir sunuyor. Hall, karakter çeşitliliği ve kapsamlı anlatımıyla hem doğayı hem de insanlık tarihini derinlemesine işliyor.

Flesh – David Szalay

Szalay Booker ödüllü kitabıyla öne çıkıyor. İnsan bedenini merkeze alan, yükseliş ve düşüş hikâyesiyle sürükleyici bir roman. Szalay, karakterlerin içsel çatışmalarını başarılı bir şekilde betimleyerek okuru tamamen hikâyenin içine çekiyor.

The Book of Records – Madeleine Thien

Geçmişin büyük düşünürlerinin hayatını, bir kız ve babasının tuhaf bir göçmen otelinde sıkışmış hikâyesi üzerinden anlatıyor. Göç ve hafıza üzerine derin ve felsefi bir roman.

Dream State – Eric Puchner

Montana’da başlayan ve yarım yüzyıl boyunca gelişen aile, çocuklar ve varoluşsal krizleri işleyen büyük bir Amerikan destanı. İklim krizinin ve doğayla ilişkimizin giderek ön plana çıktığı bir eser.

Flashlight – Susan Choi

Roman, bir Koreli göçmen ile Amerikalı eşi ve kızının hikâyesini anlatıyor; öykü, savaş sonrası Japonya ve Kuzey Kore’den ABD banliyölerine kadar uzanıyor.

Saraswati – Gurnaik Johal

Modern ve geleneksel yaşam arasındaki çatışmayı güçlü bir şekilde yansıtıyor.

The South – Tash Aw

Modernleşen Malezya’da iki çocuğun yetişme hikâyesi üzerinden aile mirası ve kuşaklar arası değişimi işliyor. Katmanlı ve samimi bir anlatım sunuyor.

The Tiger’s Share – Keshava Guha

Patriarşik Delhi’de, hak iddia eden iki arkadaş ve çevre felaketi üzerinden geleneksel ve modern yaşamı karşılaştıran sıra dışı bir roman.

Audition – Katie Kitamura

Aile ve tiyatro üzerinden kimlik ve performans üzerine ilgi çeken bir inceleme. İki ayrı ve çelişkili anlatıyla, tekrar okumayı gerektiren bir eser.