Kırım Tatarlarından “sürgün ve soykırımı” anması

Kırım Tatar Türklerinin, 81 yıl önce Sovyetler Birliği lideri Josef Stalin’in kararıyla, bir gece içinde toplanarak insanlık dışı şartlardaki tren vagonlarıyla öz yurtlarından Orta Asya'ya sürgün edilişinin acısı hala hafızalarda yer alıyor. Kocaeli Kırım Tatarları Derneği, 18 Mayıs günü İzmit Kent Meydanı’nda bir araya gelerek bir anma programı düzenledi.

Zümran Aracı ve Vefa İbrahim Aracı da katıldı

Dernek Başkanı Zümran Aracı ve Kırım Dernekleri Federasyonu Başkanı Vefa İbrahim Aracı’nın da katıldığı etkinlikte saygı duruşu ve milli marşların okunmasından sonra dernek adına Altay Sakarya bir basın açıklaması yaptı. Anma etkinliğinden sonra dernek üyeleri bir araya gelerek Kırım Tatar halkının son durumuna ilişkin sohbet toplantısı gerçekleştirdi.

Sürgün ve soykırım

Etkinliklerde sürgün ve soykırım tarihine ilişkin şu bilgiler tazelendi: “Rus Çariçesi 2. Katerina'nın Kırım Tatar Türklerini yok etme politikasıyla başlayan sürgünler, Sovyetler Birliği döneminde artış gösterdi. Rusya da bu politikaları farklı yöntemlerle devam ettirdi. Kırım'ın Osmanlı Devleti'nin kontrolünden çıkmasıyla başlayan Kırım Tatar Türk halkının acısı hiç bitmedi. Sürgün yaşayan Kırım Türklerinin ilk adresi Anadolu toprakları oldu. Rus Çarlığının baskısı nedeniyle pek çok Kırım Tatar Türkü Osmanlı Devleti'ne sığındı.

250 bin Kırım Tatarı Orta Asya’ya sürüldü

Nazi Almanyası ile işbirliği suçlamasına maruz kalan Kırım Türkleri için haklarında uydurulan bu gerekçelerle yeni bir sürgünün kapısı aralandı. Sovyetler Birliği lideri Josef Stalin, çıkardığı gizli kararnameyle Kırım Tatarlarının Orta Asya'da farklı bölgelere sürgün edilmesine karar verdi. Stalin'in kararı,18 Mayıs 1944'te gece yarısı uygulamaya konuldu. Kararın ardından 15 dakika içinde yataklarından kaldırılarak hayvanların taşındığı vagonlara doldurulan çoğunluğu yaşlı, çocuk ve kadınlardan oluşan 250 bin civarındaki Kırım Tatarı, 3 günde aç susuz Orta Asya'ya sürgün edildi.

Kırım Tatarları hala mücadele ediyor

İnsani olmayan koşullardaki vagonlarda sürgün edilenlerin yarısı, daha sürüldükleri bölgelere ulaşamadan hayatını kaybetti. Stalin'den sonra Ukrayna Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti'ne hediye edilen Kırım, Ukrayna'nın elinden 2014'te Yarımada'yı yasa dışı ilhak eden Rusya'nın kontrolüne geçti. Sadece isimler değil aynı zamanda Kırım Tatarlarının iradesini temsil eden Kırım Tatar Milli Meclisi de Rus mahkemesince "aşırıcı örgüt" sayıldı ve yarımadadaki faaliyetlerine son verildi. Rusya'nın Yarımada'yı ilhakı sonrasında pek çok Kırım Tatarı yurdunu terk etmek zorunda kaldı. 1944 sürgününün acısını 81 yıldır hafızalarında tutan Kırım Tatarları, bugün hala öz yurtlarına dönmek ve topraklarını geri almak için mücadeleye devam ediyor.”