CHP’li Soycan “Gözümüzün önünde yaşandı” dedi Başiskele işçisinin feryadını dile getirdi
Başiskele Belediyesi CHP Meclis Üyesi Levent Soycan, toplu iş sözleşmesini bekleyen işçileri gündeme getirerek bayramda anne babaların çocuklarına kıyafet alamadığını, eve et götüremediğini ve bunların gözünün önünde yaşandığını söyledi

Başiskele Belediyesi Mayıs Ayı Meclis Toplantısı bugün Türkiye Yüzyılı Gençlik Merkezinde gerçekleşti. Toplantı sonunda gündem dışı söz alan Başiskele Belediyesi CHP Meclis Üyesi Levent Soycan, toplu iş sözleşmesini bekleyen işçileri gündeme getirdi. Soycan yaptığı konuşmada şunları söyledi: “Bugün burada, Başiskele Belediyesi’nde çalışan emekçi kardeşlerimizin haklı mücadelesinden söz etmek istiyorum. Bildiğiniz gibi, işçi kardeşlerimiz aylardır bekliyor. Aylardır toplu iş sözleşmesi masasında adaletin tecelli etmesini umut ediyorlar. Âmâ maalesef hâlâ bir sözleşme imzalanmadı.
“Değişen bir şey yok”
Bu süreçte işçilerimiz büyük bir sabır, büyük bir sağduyu gösterdi. Her türlü zorluğa rağmen görevlerini aksatmadılar, hizmetlerini sürdürdüler. Ancak artık sabır da dayanacak güç de tükeniyor. Çünkü ekonomik şartlar her geçen gün ağırlaşıyor. Hayat pahalılığı aldı başını gitti. İşçilere teklif edilen zam oranları ise, insanca bir yaşamı sağlamaktan çok uzak! Yakın zamanda bir bayramı daha geride bıraktık. Bayram dediğimiz şey, çocukların yüzünün güldüğü, ailelerin bir arada huzurla vakit geçirdiği günlerdir. Ama biz, bu bayramda çocuklarına bayramlık kıyafet alamayan babaların, evine et götüremeyen annelerin hikâyelerini duyduk, biliyoruz. Gözümüzün önünde yaşandı bunlar! Şimdi bir bayram daha kapıya dayanıyor… Ama değişen bir şey yok! İşçiler hâlâ açlık sınırının altında bir ücretle yaşamaya mahkûm edilmek isteniyor!
“Ezici çoğunlukla”
Başiskele halkına hizmet eden, sokakları süpüren, parkları temizleyen, yol yapan, şehri yaşatan bu emekçi kardeşlerimiz hak ettikleri hayatı istiyorlar. Ve bu istek bir lütuf değil, en temel insani bir haktır! İşçi kardeşlerimiz %98 gibi ezici bir çoğunlukla grev kararı aldı. Bu irade, çaresizliğin değil, onurun ve direnişin iradesidir! Bu tabloyu görmezden gelmek sadece işçiye değil, Başiskele halkının vicdanına da, adalet duygusuna da hakarettir.
“Belediyeler emekçileriyle vardır”
Buradan bir kez daha çağrımı yineliyorum: Başiskele Belediyesi yönetimi, bir an önce emekçinin hakkını teslim etmeli, bir an önce adil bir toplu iş sözleşmesi imzalamalıdır! Sözleşme masasında işçinin onuru, alın teri ve emeği korunmalıdır! Çünkü belediyeler, o binalardan, o araçlardan, o bütçelerden ibaret değildir. Belediyeler, emekçileriyle vardır! Ve çünkü alın teri kutsaldır! Ben de Başiskele halkının bir temsilcisi olarak, bu kürsüden açıkça ilan ediyorum: İşçinin yanındayız! Emekçinin yanındayız! Bu haklı mücadelede sonuna kadar onların arkasındayız!”