AKP’li ismin derneğinden skandal açıklamalar! “Çocuklar ebeveyn izniyle evlendirilsin”

Kocaeli’de bulunan Başiskele Belediyesi AKP’li eski Meclis Üyesi Muhammet Karaosmanoğlu’nın yaptığı İslami İlimler Araştırma ve Yayma Derneği (İLAYDER), istişare toplantısında “çıplaklık” ve “teşhircilik” konularını gündeme aldı.

Karşı cinsi rahatsız etmeyen giyim

Giyim biçimlerini kategorize ederek çıplaklığı ‘insan fıtratına aykırı’ olarak niteleyen dernekten yapılan açıklamada sokakta şortla, sütyenle ya da kısa etekle dolaşan bireylerin toplum ahlakını tehdit ettiğini savunarak şunları söyledi: “
Çıplaklık ve Teşhircilik İnsan Fıtratına Aykırıdır."
İslami İlimler Araştırma ve Yayma Derneği istişare olarak 19 Ekim 2025 tarihinde yaptığımız toplantıda, gelecek neslimizi tehdit eden çıplaklık ve teşhircilik sorununu müzakere ettik ve aşağıdaki hususları kamuoyuna arz etmeye karar kıldık.
Öncelikle giyim kavramlarını tanımlayalım:
A - İslami Giyinme: Allah (c.c.) tarafından farz kılınan giyinmedir. Sadece Müslümanları ilgilendirir.
B - İnsani Giyinme: Toplumun genelinin kabul gördüğü giyinmedir. Yani karşı cinsi rahatsız etmeyen giyinmedir.
C - Çıplak Giyinme: Toplumun genelinin kabul etmediği, karşı cinsi tahrik eden giyinmedir.
Gerek seküler, gerekse muhafazakâr olsun, toplumumuzun her kesiminde çıplaklık ve genel ahlaka aykırı davranışlar asla hoş karşılanmamaktadır.

Genel ahlaka aykırı davranışların engellenmesi elzemdir

Çarşıda, pazarda, sokakta, toplu taşıma araçlarında, iş ve okulda, hâsılı her nerede olursa olsun; sere serpe sütyenle, şortla, kasıklara kadar çıplak, kısa etekle dolaşmak ve dudak dudağa yakınlaşmak büyük tepki çekmekte, dolayısıyla toplum ahlakının bozulması günümüze ve geleceğimize dair tehdit oluşturmaktadır.
Şu bir gerçektir ki bütün bu hassasiyetler eğitimle kazanılır. Bu münasebetle 4-6 yaş okul öncesi eğitimde, yarınlarımızın teminatı olan neslimize bu eğitim mutlaka verilmelidir.
Sosyal hayatımızı çürütme ve toplumumuzu kargaşaya sevk etme potansiyeli taşıyan çıplaklık ve genel ahlaka aykırı davranışların engellenmesi elzemdir. Bu münasebetle Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne sunulacak 11. Yargı Paketi’nde çıplaklık ve teşhirciliği önleyici tedbirlerin alınmasını hassaten talep ediyoruz.

Hak ve özgürlük kısıtlayıcı değildir

Ayrıca toplumun çürümesine sebep olduğuna inandığımız diğer bazı hususları da ifade etmek isteriz:
Kamu kurum ve kuruluşlarında, birçok Avrupa ülkesinde uygulandığı gibi Giyim Kuşam Yönetmeliği hassasiyetle tatbik edilmelidir.
Öğretmenlerin öğrenci üzerindeki müessiriyeti sağlanmalı, öğretmenler öğrencilerin gelişi güzel iftiralarına karşı korunmalıdır.
6284 sayılı kanun, boşanmayı önleyici, evlenmeyi teşvik edici şekilde revize edilmelidir.
Süresiz nafaka kaldırılmalıdır.
Nikahsız ilişki, yani zina yasaklanmalıdır.
Rüşt yaşına ulaşan gençlerimiz ebeveynlerin onayı ile nikahlanabilmelidir.
Bilinmelidir ki, yukarıda sıraladığımız talepler kadın hak ve özgürlüğüne karşı asla bir müdahale veya kısıtlamaya matuf değildir; bilakis, kadının haysiyet, izzet, şeref ve saygınlığının korunması için samimi dileklerimizdir.”