Transfer, kağıt, karne haftası
Gazetemiz Kocaeli Barış kurulduğundan bu yana spor servisi olmamıştı. Şahsıma iletilen teklifi kabul ettim ve gazetemizde spor servisini hayata...
Gazetemiz Kocaeli Barış kurulduğundan bu yana spor servisi
olmamıştı.
Şahsıma iletilen teklifi kabul ettim ve gazetemizde spor servisini
hayata geçirdik.
Şimdi ufak ufak köşe yazarları, muhabirler ve editör arkadaşlarla
sporda bir büyümeye gidiyoruz.
Sitemizin değişen alt yapısından sonra spor servisini de birkaç
dokunuşla daha güçlü hale geleceğiz.
Gündem her gün birbirinden yoğun olduğu zamanlarda haber yazmaktan
ve takip etmekten köşe yazılarını arada ihmal ediyorum.
Ama ilk fırsatta sizlere köşemden bilgi ve yorumlarımı aktarmaya
çalışıyorum.
Konulara dönelim…
Malum sezonun bitimine haftalar kala Kocaelispor maç kazanmasına
gerek kalmadan şampiyon oldu.
Buradan bizim takımımızın hakkını ve emeği gölge edecek bir şey
yazmayacağım.
Bence herkesin birbirini yendiği bu ligde haftalar öncesinde
şampiyon olmak çok değerliydi ve bunu başardık.
Bu büyük şampiyonlukta taraftar başta olmak üzere, yönetim
kurulunu, futbolcu grubunu, kulübün gece gündüz emek emek çalışan
personelini tebrik ederim, kutlarım.
Başkan Recep Durul ve ekibine nasip oldu.
Ama bu hep birlikte başlatılan ve yürütülen bir süreçti.
Herkese, hepsine tek tek teşekkür ederim.
Tabi sezon biter bitmez transfer söylentileri ortaya çıktı.
Yazımın bu bölümünde yazacaklarımı bir video yada bu bölümü ayrıca
yazarak sizlerle yeniden paylaşacağım.
Çünkü burası oldukça önemli bir süreç.
Transfer sürecinin bu sezon 1’da Temmuz başlayıp 1 Eylül’de bitmesi
ön görülüyor.
Düşünün daha transfer sürecinin resmen başlamasına 2 ay var.
Bitmesine de neredeyse 4 ay var.
Bugünden başlayıp da bu 4 aylık uzun ve her günün de ayrı bir
maceranın yaşandığı transfer sürecinin zor olacağını, birçok
bilginin yazılacağını ön görmek zor değil.
Şimdi de sizlere transfer sürecinde izlenen birkaç yolu ve
haberlerde kullanılan bazı ifadelerin ne anlama geldiğini
yazayım.
‘Transfer havuzu’ bunlardan ilki ve transfer sürecinin başı.
Transfer havuzu oluşturulurken çok büyük kriterler ve detaylar
aranmaz, oyuncuların isimleri tek bir yerde toplanır.
Bu oyuncular tespit edilirken bazen taraftarın önerisi ele alınır,
bazen sözleşmesi biten isimler yazılır, bazen yönetimlere ve teknik
heyetlere gelen isimler yazılır.
Havuzda 100 oyuncu da olur 500 oyuncu da.
Sonrasında yönetimin belirlediği transfer komitesi ve teknik heyet
havuzdaki isimlere bakar.
Komite ve teknik heyetin seçip ayırdığı isimler yada uygun olan
isimler bu kez ‘Transfer listesi’ne yazılır.
Havuz, daha sade bir şekilde listeye döner.
Havuzdaki isimlerin haberiyle listedeki isimlerin haberi arasında
ciddi bir fark vardır.
Liste belirlendikten sonra oyuncuların menajerleriyle temas
başlar.
Bu teması kimi zaman komitenin başkanı kimi zaman da kulübün
birlikte fikir alışverişinde bulunduğu menajerler yapar.
Oyuncunun listede olması da transferin bittiği anlamına gelmez.
Teklif verilir, teklif alınır, şartlar konuşulur, bu süreç bazen
günlerce, bazen haftalarca sürer.
Fiyat çıkar, fiyat düşer, talepler gelir gider…
Listedeki oyuncuyla yapılan ilk görüşmelerde tabiri caizse
kafaların uyuşması ve karşılıklı isteklerin oluşması durumuna da
prensipte anlaşma denir.
Ama şartlar konuşulurken bu prensipte anlaşma işi bozulabilir,
bazen küçücük bir detaydan bile transfer bozulabilir.
Protokol imzalamak ise bunun bir adım ötesi…
Havuzda olup listeye yazılan, daha sonra prensipte anlaşılan
oyuncuyla şartlarda da anlaşılması durumunda iş imzaya kalır, bunun
içinde transfer sürecinin resmen başlamış olması gerekir.
Resmen başlamadan önce yapılan anlaşmanın korunması adına da
protokol imzalanır.
Yani havuzda, listede olan her oyuncu için şartların olgunlaştığı,
taraftarların el sıkıştığı anlaştığı haberleri çıkmaz.
Şuan tam transfer zamanında havuzların oluştuğu süreçteyiz.
Ben de farkı kaynaklardan Kocaelispor’a önerilen, düşünülen havuza
yazılan isimleri duydukça yazıyorum.
Bizde süreç biraz daha farklı işleyecek.
Muhtemelen İsmet Taşdemir ile yola devam edilmeyecek.
Başkan Recep Durul’un farklı teknik adamlarla görüştüğü hatta bu
teknik adamlardan yerli olanların İsmet hocaya saygılarından dolayı
görüşmeyi kabul etmediği yazıldı.
Recep Durul bunlarla ilgili ‘Doğru değil’ açıklaması yaptı…
Ertuğrul Hoca’nın gidişinde de Sağlam aynı durumla karşılaştığını
ve bu durumdan rahatsız olup istifa ettiğini bir çok kimseyle
paylaştı.
Bu ve buna benzer birkaç konu hakkında da açıklama yapacaktı ancak
toplantıyı şimdilik erteledi.
Erteleme nedeniyle ilgili taraftarın protesto edeceği yönünde bir
bilgi ve mesaj vardı.
Sanırım ertelemesine neden sebebi de açıklayacaktır.
Kendisi de bu açıklamaları yapmadan önce konuya çok fazla
girmeyeceğim ama şunu net olarak söyleyebilirim; Ertuğrul Hoca’yı
eleştirebiliriz ancak Kocaelispor için saha içi ve dışında yapmaya
çalıştıklarını, emeklerini hiçe sayamayız.
Adamlıklarından dolayı yere göğe sığdıramayıp ‘Paranız ödenir,
hakkınız asla’ diyen takımın kendisi tarafından seçilip kurulduğunu
da unutmamak lazım.
Bunu bizzat Başkan Recep Durul da defalarca, “Biz karışmadık, baş
mühendis hocamız” diyerek onaylamıştı.
Transfer sürecinde birlikte olunan Markao, Mendes, Oğulcan, Aaron
ve Pedrinho’nun transferlerinde büyük mesai harcayan Selçuk Kösemen
de sezon başında bu komiteydi.
Tabi Başkan Recep Durul otomatik olarak
Bu sezon başında kurulacak komite için belirsizlik hem teknik
direktör ayağında hem de komite anlamında sürüyor.
Ben bunları şahısların isimlerinden dolayı değil görev ve
statülerinden dolayı yazıyorum.
Detaylara, isimlere takılıp asıl anlatılmak istenen konunun dışında
kalınması beni üzer.
Demem o ki Kocaelispor’da teknik heyet belli olmadan, devam
edecekse İsmet hocam için de geçerli bu, komite kurulmadan transfer
sürecinde oyuncular hakkında kesin hüküm vermek mümkün değil.
İsmet hocama da emeklerinden dolayı teşekkür ederim.
Kendisine olan büyük saygımdan dolayı bir süredir devam eden teknik
direktör arayışı dedikodularını gündem etmemiştim ancak sonrasında
malumunuz haberler ortaya döküldü.
Mevcut yönetimin yapmış olduğu havuz ve liste çalışmalarıyla ilgili
kulağıma gelen güvenilir bilgileri sizlerle paylaşmaya
çalışacağım.
Transfer sürecindeki habercilik anlayışımın takdirini ve geçmişte
yaşadıklarımızı siz değerli okuyucularıma bırakıyorum.
*
Pazar sabahında yani dün yeni haftaya uyandık.
Takımımız şampiyon olmuştu ancak iki maçta oynadığı futbol ve
aldığı skorlar üzmüştü.
Esenler Erokspor maçını bunun dışında tutuyorum.
Bir gün öncesinde takımın Süper Lig’e çıkması sabaha kadar uyutmadı
takımı.
Çokta doğal bir durum.
Ve rakibin 2.golüne kadar her an biz gol atabilirdik öyle bir oyun
vardı.
Sonraki Bolu maçında iç sahada 4 gol yiyerek mağlup olmamız ise
bizlere hepten üzdü.
Iğdır maçında takımımızdan daha iyi bir oyun ve reaksiyon
bekledik.
Bir de kulübümüz hakkında bulunulan bazı ithamlara en azından
sahadaki duruş ve oyunla cevap veririz ümidindeydik.
Ama sabah kalktığımızda sosyal medyada dönen bir fiyat listesinin
olduğu kulübün antetli kağıdına yazılı uçuk rakamların sosyal
medyayı ayağa kaldırdığını gördük.
Tabi haberleri yapıldı ben de sosyal medya hesabımdan süreci takip
edip sizlerle paylaşacağıma dair bir paylaşım yaptım.
Aradan çok zaman geçmeden Başkan Recep Durul önce bir yayın
organına yalandı haberi geldi.
Sonra kulübün konuyla ilgili açıklaması geldi.
Kulübün antetli kağıdın üzerinde yazılı olan rakamların uydurma
olduğu, kağıdı bilerek birilerinin hazırladığı, fiyatlar için
müzakerelerin devam ettiği söylendi.
Bu durum da türlü türlü yorumlandı.
Bana da çok sağlıklı bir süreç gibi gelmedi.
Sonrasında maç başladı, peş peşe goller yedik.
Kocaelispor’un durumunu lise yıllarındaki karne haftasına
benzetiyorum.
Öğrenciler okula kot pantolon tişört gelir, kimi derse girer kimisi
girmez, kimi öğretmen de derse girmez bahçede yada sınıfta
öğrencilerle sohbet eder.
İş bitmiş, karneler doldurulmuştur.
Ciddiyet olmaz, hele hele mezun olacakların okul, kurallar, idare
hiç umurunda olmaz.
Erken gelen şampiyonluk biz de biraz bu etkiyi yaptı.
‘Bir an önce bitse de gitsek’ moduna girdik.
Batuhan Şen çok iyi niyetli, çok kibar ve aidiyeti olan genç bir
kaleci.
Ancak çok talihsiz maçlarda çok talihsiz goller yedi ve taraftarın
haklı olarak büyük tepkisini çekti.
Kariyerinin belki de en talihsiz zamanını bir camianın en talihli
olduğu zamanlarda yaşadı.
Yenebiliriz, yenile de biliriz, ama boş veremeyiz.
Biz biraz boş vermiş gibiydik, dersimizi gereğinden fazla
aldık.
Keçiörengücü maçında bizleri neler görecek bekliyorum.
Sonraki yazım da camianın kongre beklentisi ve Başkan Durul’un
düşüncüleri, transfer sürecinin detaylarıyla yazacağım.
Bu şampiyonluk için yıllarca beklemiş ve bu uğurda can vermiş
taraftarları, yöneticileri, futbolcuları ve emekçileri de rahmetle
yad ediyorum.
Selametle.