Meclisi izliyorum gözlerim kapalı

Kocaeli Büyükşehir Belediye Meclis toplantısı bugün yapıldı.

Fırsat buldukça büyükşehir meclisini

izlemeye gayret edeceğim.

Kent adına kimler neler yapıyor, neler yapmıyor, bir hafıza edinmeyi sürdüreceğim.

Bugünkü belediye meclisi bu anlamda oldukça dikkat çekici detaylarla doluydu.

İlk önce genel atmosferden bahsedeyim.

***

Meclis salonuna şöyle bir baktığımda, muhalefet sıralarında bir özgüven oluştuğunu gördüm.

İzmit belediye başkanı Fatma Kaplan Hürriyet’in varlığı muhalefete ayrı bir hava getirmiş.

AKP’li yeni ilçe belediye başkanları ise henüz ortama yabancı gibi duruyorlar.

Başkan Büyükakın ne yapıyor derseniz, o ayrı bir havada.

Her konuda kontrolü elde tutmaya çalıştığı açıkça fark ediliyor.

Muhalefete malzeme vermemek adına, onlarla zıtlaşmıyor ve uzlaşı dili kullanmaya gayret ediyor.

Yumuşak üslupla yaklaşınca muhalefeti bildiğin kitliyor.

Konu her ne ise… isteseler de uzatamıyorlar.

***

Ama çekişmeli konularda ki üslubu ise son derece ilginç.

Düz mantık

bakışından vazgeçmeyen, arkadan dolambaçlı yollardan gitmeyi sevmeyen Büyükakın,

Muhalefetin siyaset yapmasına izin vermiyor.

Mesela Hicret Vakfı’nın açacağı Kuran kursuna karşı çıkan CHP’lilere verdiği yanıt.

CHP’li üye Ünal Özmural

; Bu tür cemaatlerin elinde bulunan kuran kurslarının devlet denetiminden uzak olduğunu, yakın geçmişte çocukların tacize uğradıklarını unutmamak gerektiğini hatırlattı.

“Ben o kurslara yabancı değilim, ne vakalarla karşılaştım”

deyince Büyükakın;

“Anlatın bilelim ne vakalarla karşılaştınız, söz hakkı sizde”

dedi.

Özmural, somut değil de genel ifadelerle örnekleme yapınca Büyükakın bunun yanlış olduğunu söyledi.

Yapılan bir yanlışı genele yaymanın doğru olmadığını, sözlerini düzeltmesini istedi.

Özmural her ne kadar kendini ifade etmeye çalışsa da sözleri salondakiler tarafından duyulmadı.

Yani Sayın Başkan CHP’lileri asıl konudan döndürüp, dikkatleri dağıtmayı başardı ve biz bunun adına “politika” diyoruz.

Bunun gibi bir sürü artistik hareketlerle Büyükakın, adeta muhalefetle kafa buldu.

Yer yer muhalefetin tavrını anlamsız bulduğunu özetlemek için kısa fıkralarla süsledi.

***

Sadece bu mu…?

Mesela bayramda ücretsiz toplu taşıma olayı vardı birde.

Her bayram olduğu gibi bu bayramda da toplu taşımanın ücretsiz yapılması gündeme gelince muhalefet bir farkındalık yaratmak istedi.

Bu çerçevede 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramında da ulaşımın ücretsiz olmasını teklif etti.

Başkan Büyükakın bu öneriyi hiç tereddütsüz oylatacakken beklenmedik bir atak yaptı.

“Sadece 19 Mayıs’ta değil, bütün milli ve dini bayramlarda ulaşım ücretsiz olsun”

diyerek, muhalefetin elinden oyuncağını almış çocuk gibiydi.

***

Büyükakın’ın milli bayramların tamamında ulaşımı ücretsiz yapması gerçek manada takdire şayan.

Ancak siyaset açısından bakıldığında son derece kıvrak bir hareket olduğu kesin…

Yani Büyükakın için siyaseti bilmiyor, bürokrat havasından çıkamadı diyenler, bir daha düşünüp, dersine iyi çalışıp gelse fena olmaz hani!

Adam bildiğin gülerken ısırıyor, muhalefet ise öylece kalakalıyor.

Zannediyorlar ki mecliste çok ılımlı bir hava esiyor.

Biraz daha giderse neredeyse hipnoz olacaklar.

Bu kötü mü, değil elbette. Biz kavga gürültü olsun istemiyoruz.

Ama cemaatlere tanınan imtiyazlar konusunda muhalefet daha sert tutum sergilemeli.

AKP’yi yumuşak karnından yakalamışken gereğini yapmalı.

Önemli bir gündem maddesi sessiz sedasız komisyona gitmemeli…

***

sessiz sedasız komisyona giden önemli gündem maddesinden söz edeyim biraz.

Aslında en çok o konuyu merak ettiğim için mecliste bulundum.

İzmit Durhasan Mahallesinde 660 Dönüm tarım arazisinin küçük sanayi alanına çevrilmesi olayı.

Muhalefet epeydir bu konuya hazırlık yapıyordu.

İzmit Belediye Başkanı Hürriyet ve CHP’li meclis üyeleri dersine çalışıp gelmişti.

Sabırsızlıkla 35 ve 36. Maddeyi beklediler.

Fakat Büyükakın o maddeleri diğer birkaç maddeyle birleştirip komisyona havale etti, muhalefet ise suspus izledi.

***

Tamam, komisyona havale edilince yapacak bir şey kalmıyor ancak CHP’liler yine de bu konuda söz alabilir, yapılanın yanlış olduğunu ifade edebilirdi.

Ufaktan vatandaşın kulağına kar suyu kaçırabilirdi ama yapmadılar.

Şaşırdım doğrusu.

Sonra meclis bitiminde Hürriyet ve Engin Taşdemir’e bu konuyu sordum.

Hürriyet, “Bizim bu konudaki hazırlığımızı biliyorlar. İstanbul seçimlerinde zarar görmemek adına şimdi bu konunun gündeme gelmesini istemediler sanıyorum. Ama biz peşini bırakmayacağız. Bununla ilgili bir basın toplantısı düzenleyebiliriz” kabilinden sözler sarf etti.

Tam o sırada Başkan Büyükakın yanımızdan geçecekti, durup hal hatır sordu.

Kendisine de söyledim, “Başkan iyi makara yaptınız içerde” dedim.

Güldü… “Hayır makara yapmadım, tansiyonu düşürdüm” dedi.

O sırada Hürriyet söze girdi “Başkanım iyi kurtuldunuz, ben de mecliste sesimi çıkaracaktım. Durhasan’daki tarım arazisi uzun zamandır bekleyen bir proje. Ben geldim, iki ayda bunu geçirmeye çalıştınız. Bana sormadan etmeden yapıyorsunuz” dedi.

Büyükakın gülümseyerek “bunu konuşabiliriz” dedi.

Ben de o sırada kendilerine dönüp;

“Siz bu konuları burada mı konuşuyorsunuz? Daha birbirinizi ziyaret bile etmediniz. Bunları konuşmanın yeri burası mı”

deyince Hürriyet;

“Randevu aldım gideceğim. Başkan benim de başkanım tabi gideceğim. Bakalım gittikten sonra ne yazacaksınız”

dedi.

“Siz yeter ki gidin, nasılsa illa bize malzeme verecek şeyler söylersiniz”

dedim.

***

Bu samimi diyaloğun ardından İSU Meclisine geri dönüldü.

Demem o ki, bugün muhalefetin tek odaklandığı konu olan Durhasan mevzusu, açılmadan iade oldu.

İstanbul seçimlerine kadar öyle sanıyorum ki bu işler genel seçim atmosferine uygun gidecek.

Ve AKP, zarar görmemek adına risk gördüğü konularda topu taca atacak.

Artık bundan sonrası muhalefetin meziyeti…

İlk raund kötüydü, ikincisinde ne olacak doğrusu merak ediyorum.

Sözün özü; “Meclisi izliyorum gözlerim kapalı….”

-----------------------------

GÜNÜN SÖZÜ:

“Kendisiyle artık dalga geçemeyen bir kişi için, başkalarının onunla dalga geçme zamanı gelmiş demektir”

THOMAS SZASZ

********

“Zeki insanların en belirgin özelliği, her şeyi bilmenin mümkün olmadığının farkında olmalarıdır”

ALBERT EİNSTEİN

# YAZARIN DİĞER YAZILARI

Yazar Aysun Özcan - Mesaj Gönder


göndermek için kutuyu işaretleyin

Yorum yazarak Kocaeli Barış gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Kocaeli Barış gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Kocaeli Barış gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Kocaeli Barış gazetesi değil haberi geçen ajanstır.

02

İZMİT - İzmit Belediyesi başta olmaz üzere, tüm Belediyelerimiz de meclis toplantılarının canlı yayınlanmasını istiyoruz.Herkes bilsin.İzlesin.

Yanıtla . 0Beğen . 0Beğenme 16 Mayıs 19:02
01

Cumhuriyet - Çok güzel bir Büyükakın güzellemesi yazı olmuş.Büyükakının sözüm ona akılcı tutumunun yanında keşke şu akp nin oy çokluğu ile reddettiği su indirimi ve öğrenciye ücretsiz ulaşımı da yazsaydınız da şu cemaat ve tarikat denen şer yuvalarından da küçük bir anektod olarak bahsetseydiniz.Sizin yazılarınızı hiç kaçırmam fırsatım oldukça ama sayın Sibel Hanım siz akp yi sanırım hala iyi analiz edememişsiniz hala akp de bir düzelme emaresi görmek istiyorsunuz.Akp rant,suç ve çıkar örgütüdür artık,akp rant ve çıkar için siyaset yapar ve onlardan beslenir rant ve çıkar yoksa akp de yoktur ama artık son gelmiştir ve hızlanmaktadır bunu görürseniz büyükakının politikasını daha iyi kavrayabilirsiniz o güler yüzü bile zevahiri kurutmak adına bir takiyeciliktir

Yanıtla . 0Beğen . 0Beğenme 16 Mayıs 19:02


Anket Körfez Belediye Başkanı kim olsun?
Tüm anketler