Büyükakın gazetemize konuştu: Bu afet ancak bu kadar yönetilebilirdi!
Kahramanmaraş’ta yaşanan ve 10 ili etkileyen 7.7 büyüklüğündeki depremin ardından Hatay’ın Defne ilçesinde görevli olan Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın gazetemize konuştu. Afet bölgesine geç kalınıp kalınmadığıyla ilgili sorumuza afetin 10 ile yayılması nedeniyle alana erişimin zor olduğunu, bu afetin anca bu kadar yönetilebileceğini söyledi

Kahramanmaraş’ta yaşanan ve 10 ili etkileyen 7.7 büyüklüğündeki depremin ardından Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın genel merkez kararıyla Hatay’a görevlendirilmişti. Başkan Büyükakın geçtiğimiz hafta Hatay’ın Defne ilçesinde çalışmalara başladı. İlçe belediye başkanlarıyla birlikte afet bölgesinde olan Başkan Büyükakın yaptığı çalışmaları gazetemize anlattı.
“HER İL KENDİ DERDİNE DÜŞTÜ”
Gazetemizin “Sizce afet bölgesine müdahale için geç kalındı mı?” sorusunu yanıtlayan Başkan Büyükakın şu ifadeleri kullandı: “Antakya ve Defne’deki yıkım kabaca Gölcük kadar yani afetin büyüklüğü gerçekten şaşırtıcı şekilde. 10 ile yayılması sebebiyle yönetimi çok zor bir ölçek. Kobe depreminde iki gün Japon devleti Kobe’ye giremedi diye hatırlıyorum ben. Afet planlarında eşleştirilen iller vardır. Normalde Antakya’da deprem olduğunda Antep’ten buraya yardım gelir ama Antep’te de hasar var veya Adıyaman’da da hasar var Adıyaman’ın Maraş’a gitme şansı yok mesela. 10 ili etkilemesi nedeniyle her il kendi derdine düştüğü için gecikmeler olmuştur şüphesiz.
“BİZ BURAYI BİLMİYORDUK”
Alana erişim çok zor. Yardım için yola çıkanların çıkarttığı trafik var. Ancak bu kadar yönetilebilirdi bu şartlarda. Böyle bir afet organizasyonu düşünülmemiştir. Türkiye’de en büyük afet organizasyonuna göre hazırlık 250 bin çadırdır. Bu bilgi doğru olmayabilir ama Hatay için benim öngörüm 80 bin çadırın buraya lazım olduğu. Biz geldiğimizde burayı bilmiyorduk. Çöp topluyoruz, nereye dökmemiz gerektiğini bilmiyoruz. Ben geldim Kaymakam beyi çağırdım şansımıza hayattaydı. Onun müdürüne sordum ‘Çöpleri nereye dökeriz?’ diye, o bir yer söyledi. Belediyenin çöp toplama yetkilisine ulaşmasını istedim kendisinden, ulaşınca diğer adamın önerdiği yerin su havzası olduğunu öğrendik mesela çünkü adam bilmiyor.
“ENKAZDA OLMAYANLARLA BİREBİR TEMAS ZOR OLUYOR”
Dün bir olay yaşandı, Samandağ ilçesinde sulak bir alana Kuş Cenneti alanına çöp döküldüğü bilgisi yayıldı. Samandağ kendisi dökmüş mesela bu ortamda bu tür hatalar olabiliyor. Sahayı bilen adamlar enkaz altında veya enkazdan çıkmış dolayısıyla bilmediğiniz bir şehre geliyorsunuz şebeke nereden geçiyor, kanal nereden geçiyor ilk etapta tespit zor oluyor. Eğer bunları bilen insanlar enkazda veya enkazdan çıkmış olmasa koordine olmak bu kadar zor olmazdı. Enkazda olmayanlarla da birebir temas zor oluyor. Telefonlar ilk etapta çalışmıyordu, biz bu görüşmeyi iki gün önce yapamazdık telefon düşmüyordu, iletişim hatlarında da çok ciddi tahribat oldu. Dolayısıyla şartlarla kıyasladığında her şeye rağmen ancak bu kadar yönetilirdi diyebiliyorum.
“O KADAR ALT KALEM İŞ VAR Kİ”
Mesela tırlar geliyor, onları yönetmeniz lazım. Bir ara bizim lojistik merkezine ihtiyacımız olduğunu arkadaşlar fark edince bir okulu lojistik merkezi yaptık. O zaman önünde 30 tır birikti. 30 tırı indirecek adam lazım, bazı cihazlar lazım. İstiyorsun, 15-20 saatte geliyor. Onu kullanacak operatör lazım. Ceva Lojistik geldikten sonra orayı organize etti, orası yoluna girdi. Bende lojistikçi olmadığı için bütün bunları afet öncesi zihinde planlamak imkânsıza yakın. Bütün ihtimalleri görmek, bütün hepsini hazırlamak… Tabii niye hazırlanmasın diyebilirsiniz ama bu kadar da değil. O kadar alt kalem iş var ki. 27 tane köy var. Köyde kaç zarar gören bina var, zarar görmese bile insanlar girmek istemiyor. İnsaflı değerlendirildiğinde şartlarla mukayeseli değerlendirildiğinde ancak bu kadar organize olunabilirdi.”