Olaylı CHP Başiskele Kongresinden izlenimler, Uğur Falay gizemli ismi çekip çıkarmalı (Yorum Haber)

CHP Başiskele İlçe Kongresinden izlenimlerimi yazdığım bu yazımda çiçeği burnunda ilçe başkanı Uğur Falay’a bir önerim var

Başiskele Belediye Başkanı Yasin Özlü’yle kavga etmeyi seven İzmit Belediye Başkanı Fatma Kaplan Hürriyet’in ilçeye duyduğu takıntı sonrası CHP Başiskele de karıştı.

Hürriyet’in kongreye direkt müdahalesi sonrası herkesin gözü Başiskele’ye döndü.

Kartepe’yle birlikte kazanılması en zor ilçelerden biri.

Ancak CHP’liler, Başiskele’ye elit yani CHP’ye oy verme potansiyeli yüksek seçmenin nüfusunun artmasından dolayı çok ümitleniyor.

Hala çözümü elit kitlede arayan CHP’liler, benim Antakya’dan gelip çözdüğüm şu Karadeniz lobisinin matematiğini bir türlü çözemediler.

Buraya biraz sonra tekrar değineceğim ancak önce kongreden gözlemlerimi yazmak istiyorum.

*

Yalan yok, ben de salona girene kadar Anıl Acurman’ın seçimi kazanmasını bekliyordum.

Çünkü her zaman derim “Algıyı yöneten kazanır”

Alparslan Seymen’in İzmit’i bırakıp Başiskele delegelerini araması dışında da işkillendiğim bir nokta pek olmadı.

Biliyorum ki Acurman arasının serin olduğu kişileri dahi arıyor, görüyorum ki sürekli bir sitede toplantı yapıyor. Duyuyorum ki etrafındakiler “en az 50 fark” diye dolaşıyor.

Babası Sayın Hüseyin Acurman dağ gibi arkasında, gençler yanında.

Ancak meğer algıyı Hürriyet yönetiyormuş!

Başiskele delegesi bu kez, bu ekibe CHP Başiskele’nin Panorama sitesinden ibaret olmadığını gösterdi.

Benim kongre salonunda okuduğum ilk şey; Uğur Falay, Hürriyet’in desteğiyle 22 oy farkla aldığı seçimi, Hürriyet’siz de 2 oy farkla alırmış.

Bunun en büyük birinci sebebi Başiskele’deki parti büyüklerinin CHP Kocaeli Milletvekili Harun Yıldızlı’nın ilçedeki hakimiyetini kırmak istemesiydi. İlçedeki pek çok partili Yıldızlı’ya yakın bazı isimlerden yaka silkmiş duruma gelmişti.

İkinci sebebi babası Hüseyin Acurman ve Hürriyet’in girdiği atışmaydı. Hüseyin bey iyi niyetle oğlunun hakkını savunmuş olabilir ancak bütün bir parti mi “Haksızlık kendilerine yapılınca ses çıkartıyorlar” der. Maalesef.

Üçüncü sebebi ise ne yazık ki girmek zorunda kaldığı yerel seçimde aldığı oyla Acurman zarar gördü.

Evet, çok vizyonlu, nitelikli, gençlerin sevdiği bir başkandı.

İlçe başkanlığı döneminde sadece bir meclis üyesi olmasına rağmen Yasin Özlü’ye sıkı ve kaliteli muhalefet etti.

Ancak bu kez “ilçeyi toparlayacak başarılı ilçe başkanı” imajından çok, Hürriyet’in “Başiskele’de aldığı oy malumunuz” algısı tuttu.

Eski makamına geri döndürmek isteyenlerin gazına gelmemeliydi.

Zaten aktif siyasetten geri çekilmesine rağmen ilçede hala sözü geçiyordu. O yerini koruması daha kıymetli olurdu.

Aslen ben Anıl Acurman’ı genel siyasete yakıştırıyorum.

Yerellik ona göre değil. Çünkü hali tavrı da yerelliğe uygun değil.

Belki ekip olarak bana kızacaklardır. Ancak uzun süren ve -muhtemelen kendisi mütevazi olduğunu düşünüyordur ama- insanlara üstten bakışını iliklerimize kadar hissettiren kürsü konuşması ne basına ne partililere geçmedi, GEÇ-Mİ-YOR.

Herkes sıcak kanlı ve samimi olacak diye bir şey yok. Bazı kumaşlar, bazı insanların üzerinde durmuyor işte!

Anıl Acurman seyahatlerinde edindiği deneyimlerle sizin vizyonunuzu genişletebilecek, hatta ilçeye çok güzel projeler kazandıracak birisi.

Ama Başiskele’deki genç kardeşim de, dayım da kahvehane kapısını kırar gibi içeri girip çay içip emekli zamıma sallayacağı birini istiyor.

*

Elbetteki Acurman’ın da, Acurman’ı destekleyen ekibin de bu kongreyle birlikte kartları yeniden dağıtılacak.

Allah şimdiden Emine Özkar’ı Hürriyet’in gazabından korusun.

“Başiskele’nin köylerinde bütün kadınlar Hürriyet’i tanıyor, herkes onu çok seviyor” deyip, cenazelerinde bir tek Hürriyet’i ağırlayıp sonra Acurman’ı alenen destekleyen, akrabalarını il delegesi listesine yazdıran bir de üstüne kongrede kavga eden diğer meclis üyelerine ise bundan sonraki yaşantılarında başarılar diliyorum.

Ha merak etmeyin, Hürriyet’in çıkarlarıyla denk düşerseniz -ki Büyükşehir adayı olursa mutlaka düşersiniz- belki bir gün şirinleri bile görebilirsiniz.

Ama fi tarihinde ilçe delegesi yazılmadığını hala milletin kafasına kakan Hürriyet, kongrede yaptıklarınızı da bir kenara not etmiştir.

*

Ne yazık ki her kongre döneminde Kocaeli’deki kavgalar mutlaka ulusala manşet çıkartıyor.

Protokol dağılıp değerli arkadaşım, meclis üyesi Levent Soycan en öne oturunca kameramı hazırda tuttum, ayakta durup sadece onun olay çıkaracağı anı bekledim.

Nitekim de beklediğim gibi oldu. Hiç şaşmaz.

İlçe başkanı Uğur Falay kürsüde konuşurken Levent laf attı ancak Divan Başkanı Fahri Örengül’ün uyarısı sonrası uslu uslu dışarı çıkmaya yeltenirken, Falay’ın akrabası laf atınca, kanı kaynayan gençlik kolları da ağabeylerine sahip çıktı ve ortalık karıştı.

İlk taşı Levent atsa da bütün suçu ona yüklemek yanlış olur.

Fakat Anıl Beyin, Uğur Bey’e “kardeşim” deyip sarıldığı kongrede Levent’in o hareketi yapmasına gerek var mıydı, bence yoktu.

Şimdi Uğur Bey’le nasıl çalışacaklar merak ediyorum.

Bütün Türkiye’nin izlediği kavga görüntüleri sonrası kendisi için temennim bu olayın başarılı meclis çalışmalarının önüne geçmemesi.

Elbette yüz yüze gelince, kendisine ayrıca söyleyecek iki çift lafım olacak.

Heyecanlı, bol çekişmeli, sonucuyla herkesi şaşırtan Başiskele kongresi ders niteliğindeydi.

Dilerim burada yaşananlar kibriyle burnunun önünü göremeyen, rakibini hakir gören herkese ders olur.

Uğur Falay onu ikna etsin

Şimdi Uğur Falay’a gelirsek.

Aslında ben kendisinin önseçim günü Başiskele’de yaşanan kalabalıktaki heyecanını çok güzel bulmuştum. Ancak Uğur Bey hakkında da şikayetler yok değildi. Mesela ittirile ittirile çalıştığını söyleyen çok partili vardı.

Daha yeni yeni aktif siyaset yapmaya başlayan birine yüklenmeyi doğru bulmuyorum.

Kartepeli algısı yürütmek isteyenlere ise tavsiyem bu algıyı İskenderunlu olarak yürütün (!) belki daha az komik duruma düşersiniz.

Kongreyi kazanan Uğur Bey’e artık çok iş düşüyor.

Atama başkan günleri, uzaktan kontrol edildiği algısının yaratıldığı günler geride kaldı.

Ateşten gömlek giydiğinin farkında olmalı.

Artık ittire ittire çalıştırılacak bir durumda değil.

Üstelik kongrede ne belediye başkan adaylığı ne de milletvekilliği hedefi olmadığını sadece Başiskele’de iktidar olmak istediğini söyleyerek aslında büyük bir iddia koydu.

Yani kazanacak adayı kolundan tutup getirmek gibi bir sorumluluğu üstlendi.

Bu yüzden bazı kırgınlıkları geride bırakmalı, kin gütmemeli.

Elbette biz aynı şehrin insanı olduğumuz için Uğur Bey’e torpil geçeceğim ve bir öneride bulunacağım.

*

Efendim şimdi Başiskele’de bir isim var.

Ben kendisiyle hiç tanışmıyorum.

Yani kendisini bu yazıyla milletin önüne attığım için bana gıcık bile olabilir.

Ancak CHP’liler yere göğe sığdıramıyor.

Yahu AKP’liyle konuşuyorum “Canımı istesin veririm” diyor. Başiskele Belediyesi çalışanıyla konuşuyorum “O aday olursa CHP’ye bile oy veririm” diyor.

Ancak beyfendi biraz gizemli takılmayı seviyor olacak ki hiç kendisini belli etmiyor.

Dediğim gibi ben hiç tanışmadım, selamımız bile yoktur.

Ancak şu anda mevcut CHP Kocaeli İl Yönetiminde olan Engin Aslan’ı övmelere doyamıyorlar.

Başiskele’nin yerlisi, duyduğum kadarıyla hali vakti de siyaset yapmaya uygun.

CHP Başiskele İlçe Örgütünün seçim alacak ya da oy yükseltecek ismi gerçekten Engin Aslan ise ağzından girin burnundan çıkın.

En başta dediğim gibi Başiskele’nin elitleşmesinden ötürü Karadeniz lobisini gözden kaçıran bir kitle var CHP’de.

Bu kriter asla göz ardı edilmemeli.

Başiskele’nin matematiği İzmit’e benzemez.

Engin Aslan, Başiskele’de Karadenizli olmayana alerjisi olan Karadeniz lobisine de, elit kesime de hitap edebilecek türden bir isim.

Kongre öncesi gördüğüm bir fotoğraftan ötürü Aslan’ın Acurman’ı desteklediğini düşünüyorum.

Olabilir.

Kongre geldi geçti. Önümüzdeki maçlara bakmak lazım.

Kazanacak isim Engin Aslan ise anlaşamasanız dahi aynı masaya oturmak zorundasınız.

Siz bir elinizden geleni yapın bakalım.

Baktınız ikna edemiyorsunuz “Elini taşın altına koymadı” der geçersiniz.

Ancak Başiskele’nin bir sonraki adayı, aday olmak zorunda kalmamalı.

Ne aday olmak zorunda kalan yıpransın, ne örgüt hayal kırıklığına uğrasın.

En azından kongrede verilen mücadele bir işe yarasın…

SON DAKİKA HABERLERİ
Sonraki Haber