“Beni ilçe başkanı yapan Acurman’dı”
CHP Başiskele İlçe Başkanı Uğur Falay kongre öncesi el altından yaptırılan haberlere tepki göstererek zamanında kendisini ilçe başkanı yapanın Anıl Acurman olduğunu söyledi
Yeniden Başiskele İlçe Başkan adayı olacağını duyuran mevcut ilçe başkanı Uğur Falay, kendisinin Kartepe’de ikamet etmesiyle ilgili yapılan haberleri eleştirerek, “Siyaset; el altından servis edilen haberlerle, çirkin ithamlarla, dedikodularla değil; alın teriyle, özveriyle, gece gündüz mücadeleyle yapılır.” dedi. Falay’ın açıklaması şöyle: ‘’Öncelikle böylesi bir açıklamayı yapmak zorunda bırakılmamızın bizleri derinden üzdüğünün herkes tarafından bilinmesini isteriz. Benim siyasetteki yolculuğum bir makam arayışıyla değil, partime ve Başiskele’ye duyduğum sevgiyle başladı. Anıl Acurman belediye başkan adayı olduğunda beni ilçe başkanı yapan da kendisi ve yönetimiydi. O günden bu yana, seçimlerde gecemi gündüzüme katarak çalıştım.
Aksatmadım
Çoğu zaman evime geç saatlerde döndüm, bazen günlerce çocuğumu uyuturken yanında olamadım. Eşim, 1.5 yaşındaki çocuğumuzla evde sık sık yalnız kaldı. Bir baba ve eş olarak içim rahat etmedi. Bu yüzden, eşim ve çocuğum yalnız kalmasın diye ailemin yanında olmak zorunda kaldık ve evimizi Kartepe’ye taşıdık. Ama bu kararı verirken de bir şeyi hiç aksatmadım: aynı sorumlulukla, aynı özveriyle CHP için çalışmaya devam ettim. Evimin adresi değişti ama partime olan bağlılığım, Başiskele için verdiğim mücadele hiç değişmedi.
Ayıptır
Tüm bunları bilmelerine rağmen, bugün çıkıp evimin yerini tartışma konusu yapmak, bu bilgileri el altından basına servis etmek en hafif tabiriyle ayıptır ve partimize yakışmayan çirkinliktir. Geçmişte aynı masada oturduğumuz, destek verdiğimiz insanlardan bugün seviyeyi düşüren açıklamalar gelmesi, şahsi hırsların ne kadar ağır bastığını gösteriyor. Üstelik oturduğum evin yeri üzerinden el altından basına servis edilen haberlerle partimizi yıpratmaya çalışmak, siyasetin değil dedikodunun konusu olabilir.
Dedikoduyla değil alın teriyle
Partimizde kimse kimin nerede oturduğunu tartışarak yol alamaz. Asıl konuşulması gereken, Başiskele’de nasıl daha çok üyeye ulaşacağımız, partimizin sesini nasıl daha güçlü çıkaracağımızdır. Siyaset; el altından servis edilen haberlerle, çirkin ithamlarla, dedikodularla değil; alın teriyle, özveriyle, gece gündüz mücadeleyle yapılır. Tüm bu saldırılara rağmen Başiskele’mizin birlik ve beraberliğinin yanında durarak, inancımızı kırmak isteyenlere inat umudumuzu büyütmeye devam edeceğiz.”