Öğrenci konseyi seçimini anlattı “Örgüt tarafından desteklendiğimi düşündüm”
FETÖ itirafçısı olan KOÜ eski Öğrenci Konseyi Başkanı Metin Geldeş, ifadesinde öğrenci konseyi seçimlerinde fazla oy aldığı için örgütten şüphelendiğini, Ethem kod isimli FETÖ’cünün kendisine örgütün destek olduğunu söylediğini ifade etti
Kocaeli Üniversitesi eski Öğrenci Konseyi Başkanı olan ve Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Gençlik Spor Dairesi’nde çalışan Metin Geldeş, FETÖ soruşturması kapsamında gözaltına alındıktan sonra Etkin Pişmanlık Yasası’ndan faydalanmak amacıyla AKP Kocaeli İl Gençlik Kolları Başkanı Emre Kahraman’ın döneminde yönetici olan Yuşa Erten gibi itirafçı oldu. Yargılaması devam eden Geldeş, öğrenci konseyi seçimlerine de değindiği ifadesinde şu sözleri kaydetti: “17-25 sürecinden sonra yapıya dâhil olan herkes yapıyı sorgulamaya başlamış ve herkes bir şekilde bu yapıdan ayrılmayı düşünüyordu. Bende ilk zamanlar kendime kalacak yer baktım ancak maddiyattan dolayı ev bulamıyordum. Bu dönemde örgütten ayrılma kararlılığımı ve devletimin ve seçilmiş hükümetimin yanında olduğumu göstermek amacıyla Ak parti il binasına üye olmak amacıyla gittim.
“ONUR POLAT BANA SAHİP ÇIKTI”
Burada üye olduktan sonra, üniversite öğrencisi olmam sebebiyle Ak partinin üniversite teşkilatı olan ÜNİAK’ın başkanı Onur Polat’a yönlendirildim. Onur Polat’la gittim tanıştım ve kendisine sadece örgüte ait evlerde kaldığımı ve ayrılmak istediğimi ve ekonomik durumumun müsait olmadığını söyledim. O da sağ olsun bana sahip çıktı hatta kendisinde de kalabileceğimi söyledi. Ben kendisinin evinde birkaç kez kaldım. Kendisi de zaten üniversitede öğrenciydi. Sonrasında Seyit kod’a ben AK Parti’ye üye olduğumu örgütten tamamen kopacağımı söyleyince Seyit kod beni Yavuz kod isimli onun üstünde bir görevi olan örgüt mensubuyla görüştürdü. Yavuz kod isimli örgüt mensubu ayrılmamam konusunda bana telkinlerde bulundu. Ayrılma kararımda kararlı olduğumu görünce madem ayrılmak istiyorsun benim durumumda bir öğrencinin olduğunu beni onunla tanıştıracağını söyleyerek beni Mert kod ismini kullanan Dorukan Özçelik ile Yavuz ve Seyit kod tanıştırdı.
“ EĞİTİM İŞİNE GİRMEK İSTİYORDUK”
Mert kod Dorukan Özçelik İzmit merkezde Kocaeli Üniversitesi Mimarlık fakültesinin karşısındaki Kavşut apartmanında kalıyordu. Benimde buraya taşınmamı istediler. Bende ekonomik durumumdan ve kalacak yer bulamadığımdan ve Mert’in Rizeli olmasından benim gibi kopmak istemesini söylemesinden dolayı durumu kabul ettim Mert kod Dorukan Özçelik’in kaldığı eve taşındım. Bu evde Mert kod Dorukan ÖZÇELİK ile kalmaya başladıktan sonra ilk önceleri örgütle ilgili hiçbir şey yapmıyorduk. Hatta Mert kod Dorukan Özçelik ile firma kurup eğitim işine girmek istiyorduk. Sonrasında Seyit kod isimli örgüt mensubu evi ziyaret etmeye başladı.
“ZİYARETLERDEN RAHATSIZDIM AMA EKONOMİK DURUMUMDAN ÖTÜRÜ SES ÇIKARTAMIYORDUM”
Ziyaretlerinde neler yaptığımızı, işlerimizin nasıl gittiğini soruyordu. Benim ak partiye üye olduğum ve Gençlik kollarının etkinliklerine katıldığımı yine Mert’in Ak partinin gençlik kollarında aktif olduğunu bildiği için siyasi durumlarımızın nasıl gittiğini soruyordu. Ben kendisinin bu ziyaretlerinden rahatsızdım ancak Seyit’le bir geçmişimiz olduğundan arkadaşlığımız olduğundan ve ekonomik durumdan ötürü pek ses çıkarmıyordum. Sonrasında biz Mert kod Dorukan ÖZÇELİK ile ekonomik zorluklar yaşıyorduk. Seyit kodda bize yardımda bulunmayı teklif etti. Bizde kabul ettik. Bize harçlık veriyordu. Biz onun verdiği parayla evin idaresini yapıyorduk.
“EVE 2 TABLET GETİRDİ”
Daha sonra süreç öyle bir hale geldi ki siyasi yönden Seyit kod bizi yönlendirmeye başladı. Çok sık bizim evimize gelip gidiyordu Dorukan’la bunu bizim için sıkıntı yaratacağını düşünerek Seyit koda bunu söyledik hatta görüşmek istemediğimizi söyledik. Ancak Seyit kod bizi kaybetmemek için hatırladığım kadarıyla bu eve taşındıktan birkaç ay sonra 2014 Nisan ayı gibi 2 tane tablet getirdi. Bu tabletlerin içerisinde dokümanlar vardı bu dokümanların içeriği ise Fethullah Gülen’in söylemleri, Risalei nurdan kesitler dualar falan vardı.
“BYLOCK PROGRAMININ OLDUĞU TABLETLER VERDİ”
Yanlış hatırlamıyorsam bu tabletlerde BYLOCK programı yüklüydü ya da Seyit kod bizim telefonlarımıza bu programı kurdu, bu programı kurarken kendisinin bizle olan iletişimi tespit edilmesi durumunda bizim zarar göreceğimizi bu nedenle bu program üzerinden bizimle irtibata geçmesinin daha iyi olacağını söyleyerek BYLOCK programını bize kurdu ya da bu programın kurulu olduğu tabletleri verdi. Bu program üzerinden sürekli dini içerikli mesajları bize atıyordu.
2014 yılının sonlarına kadar Seyit kodla bu şekilde devam ettik. Sonrasında seyit kod bize Yavuz kodun yerine Ethem kod isimli birisinin geldiğini, bizleri ona anlattığını iki tane genç olduğunu, aktif siyasetin içerisinde koşturduğumuzu, iş kurmak istediğimizi söylediğini ve bizimle tanıştıracağını söyleyerek Seyit bizi Kuruçeşme Acıbadem hastanesinin arka tarafındaki Dominos pizzanın üst katındaki bir eve götürdü. Ev aile evi gibiydi. Burada bizi Ethem kod isimli örgüt mensubuyla tanıştırdı.
“BİZE TELKİNLERDE BULUNDU”
Bu tanışma faslında Ethem kod isimli örgüt mensubu bize Seyit kodun bizden kendisine bahsettiğini, iş kurma niyetimizin olduğunu, siyasette koşturduğumuzu aynı zamanda öğrenci olduğumuzu bildiğini yakın zamanda ülke genelinde Öğrenci konseyi başkanlıkları seçimlerinin olacağını bu yönde çalışabileceğimizi, kendisinin bu konuda tecrübeli olduğunu bize destek verebileceğini, bizimle çok yan yana gelmeden BYLOCK üzerinden bizimle iletişime geçeceğini söyleyerek bize telkinlerde bulundu. O gün oradan ayrıldık ve ben yaptığım araştırmada gerçekten öğrenci konsey seçimleri olacağını öğrendim.
“AK PARTİ TARAFINDAN ADAY GÖSTERİLDİM”
Zaten ÜNİAK’ta ve ben ve Dorukan aktiftik. Birçok etkinliğe katılıyor, seçim çalışmalarını destekliyor, üniversiteside de öğrenciler tarafından tanınan popüler olan kişilerdik. Daha doğrusu benim çevrem çoktu ve seviliyordum. Sonrasında da bir şekilde ben bu konudan ÜNİAK başkanı Onur Polat’a bahsettim. O genel merkezden bu seçimler ile ilgili çalışmaya başlamak için talimat beklediklerini adaylarının da daha sonra İl Başkanlığı tarafından belirleneceğini söyledi. Dorukan bu kısımlara çok hakim değildir. Sonra bir şekilde ben Ak Parti Gençlik Kolları tarafından öğrenci konseyi başkanlığına aday gösterildim. Aday gösterilmemden sonra YÖK öğrenci konseyleri seçim yönergesi kapsamındaki bir maddeden dolayı teşkilatın bilgisi dâhilinde Ak parti üyeliğimden istifa ettim.
“BEKLEDİĞİMDEN FAZLA OY ALMAM BENİ ŞÜPHELENDİRDİ”
Konsey başkanlığı seçimi öncesinde bölümümde ve fakültemde temsilci olarak seçilmem gerekiyordu. Bunların seçimleri yapıldı. Fakülte temsilciliğine kadar geldim. Buraya kadar olan seçimlerde örgütün bir etkisinin olduğunu düşünmüyorum. Fakülte temsilciliğinden sonra konsey başkanlığı seçimi yapılacaktı. Sonra bu seçimlerde oldu ben 25 e 10 gibi beklediğimden daha yüksek bir oy oranıyla konsey başkanlığını kazandım. Beklediğimden fazla oy almam beni biraz şüphelendirdi. Örgüt tarafından desteklendiğimi düşündüm. Ancak bunun nasıl ve ne şekilde ne boyutta olduğu konusunda bir bilgim yoktu.
“ÖRGÜTÜN KAZANMAMDA ETKİSİ OLDUĞUNU SÖYLEDİ”
Seçimi kazandıktan sonra BYLOCK üzerinden Ethem kod görüşmek istediğini yazdığını hatırlıyorum ya da başka türlü iletişime geçmiş olabilir. Kendisiyle yüz yüze geldik. Yine bir önceki Dominos pizzanın üzerindeki evde bir araya geldiğimizi hatırlıyorum. Seyit ve Mert’te bu görüşmede vardı sanırım. Bu görüşmede Ethem kod seçimi kazandığımdan dolayı beni tebrik etti ve örgütünde kazanmama etkisi olduğunu ancak bunu bana hissettirmediklerini söyledi. Ben ne şekilde yaptıklarını sorsam da muhtemelen diğer elemanlarını deşifre etmemek adına bana bunu ne şekilde yaptığını söylemedi. Belki de hiç de etkileri olmadı yalan da söylemiş olabilir.
“POPÜLER OLUNCA İŞ HOŞUMA GİTMEYE BAŞLADI”
2014 Aralık ayı gibi öğrenci konseyi başkanlığı görevine başladım. Öğrenci konseyi başkanı olduktan sonra daha çok tanınan bir insan oldum. Siyasette de önüm daha da açıldı. Maddi yönden konsey Başkanlığı’nın bana hiçbir getirisi yoktu. Zaten bütçesi de yoktu. Öğrenci etkinlikleri düzenliyordum. Bahar şenlikleri gibi etkinlikler, belediye ile ortak etkinlikler düzenliyorduk. Ben daha popüler olunca bu iş hoşuma gitmeye başladı. Yine Ethem kod ve Seyit kodla ayda bir kere görüşmeler yapıyorduk. Bu görüşmeler genellikle adres değişiyordu hatta İstanbul’da bile görüştüğümüz oldu. Görüşmelere BYLOCK üzerinden çağırıyordu. Genelde Mert’e bu konuda yazıyorlardı.
“DARBE GİRİŞİMİ ESNASINDA KINA GECESİNDEYDİM”
Görüşmelerimizde bize siyasetin nasıl gittiğini, neler yaptığımızı, ileriye dönük hedeflerimizin ne olduğu mevcut yaşanan 17-25 sürecinden sonra olduğu için AK Parti tabanının örgüt hakkında ne düşündüğü konusunda bizlere sorular sorup bilgiler alıyorlardı. 2016 yılı Temmuz ayına kadar bu şekilde aylık ya da 2 ayda bir Seyit ve Ethem kodla görüşmelerimiz oldu. Daha sonra ben o arada Büyükşehir belediyesinde işe başladım. 16 Temmuz 2016 da benim düğünüm olacaktı. Bir gün önecesinde kına gecemde 15 Temmuz 2016 hain darbe girişimi oldu. Ben bu darbe girişimi sırasında İstanbul ilinde Sultanbeyli ilçesinde kına gecesindeydim. Buradayken saat gece 12 sıralarında Dorukan beni aradı düğün iptal mi diye sordu. Bende neden iptal olsun diye sorduğumda bana darbe olduğunu söylemesiyle darbe girişiminden haberim oldu. Darbe girişiminden haberim olduktan sonra sosyal medya hesaplarımdan darbe karşıtı paylaşımlarda bulundum hatta abimler ile birlikte Sultanbeyli Fatih karakolunun oraya gittik darbeye karşı burada tepki gösterdik.
“15 TEMMUZDAN SONRA KOPMAK İSTEDİM AMA…”
Ertesi gün olacak düğünümüzü iptal edecektik ama maddi imkânlardan dolayı edemedik. Düğünü yaptık ancak çoğu kişi katılmadı. Düğünden iki gün sonrada Kocaeli Başiskele’deki evimize geldik. Ertesi gün de Milli irade meydanındaki darbe karşıtı eylemlere katıldık. 15 Temmuz darbe girişiminden sonra bu yapıdan iyicene soğudum. Tamamen kopmak istedim ancak bir şekilde bana iftira atabileceklerini hatta darbeyle ilişkilendirebileceklerini düşünerek yapamadım. Zaten darbe öncesinde Ethem kod la buluşmalarımızda Ethem bu şekilde aba altından sopa gösterir gibi söylemlerde bulunuyordu. Bende bundan korktum.
“İNANMADIĞIMIZI ANLADI”
Darbeden 3-5 ay sonra Seyit kod Mert üzerinden bizimle tekrar irtibata geçti. Darbe öncesindeki tarihlerde seyit kod hatırladığım kadarıyla bir oyun programını bize yükletmişti. Bu oyunun sohbet kısmından bizimle irtibata geçiyordu. Mert kod Dorukhan ile bu şekilde irtibata geçmiş olabilir. Mert kod Dorukhan da bu durumdan çok rahatsızdı. Ancak o da benim gibi korkularımdan dolayı kopamıyordu. Seyit kod ile buluştuğumuzda darbeyi örgütün yapmadığını kumpas kurulduğunu kendisinin de kafası çok karışıktı. Her ne kadar bize darbeyle cemaatin ilgisinin olmadığını söylese de ona inanmadığımızı anladı. Bu görüşmeden sonra seyit kod da bizimle eskisi gibi iletişime geçmemeye 5-6 ayda bir Mert ile birkaç kez de benimle Telegram üzerinden irtibata geçti. 2016 yılının Kasım ayında öğrenci konseyi başkanlığı seçimleri yenilendi.
“AK PARTİ OLARAK BİZ KAZANDIK”
Beni yine Ak parti aday gösterdi. Benim o dönemde lisans eğitimim bitmişti ancak Yüksek lisans yaptığım için aday olabildim. Bu seçimlerde 1 oyla MHP’nin adayı seçilmişti ancak biz Ak parti olarak çeşitli usulsüzlüklerden dolayı itiraz ettik. İtirazımız sonucunda 2017 yılı Ocak ayı gibi tekrar seçimler yenilendi ve oylar eşit çıktı. Üç fakültede kura yöntemiyle temsilci belirlendi. Kurada AK Partinin adayları Fakülte temsilcisi seçildi. Bunun sonucunda yapılan seçimi de Ak parti olarak biz kazandık. Ben öğrenci konseyi başkanlığını tekrar kazanmış oldum. Bu yapılıp iptal edilen sonrasında tekrar yapılan seçimlerde örgütün hiçbir fonksiyonu olduğunu düşünmüyorum. Zaten bu seçim öncesinde ve sonrasında benimle ne Ethem ne de Seyit kod irtibata geçti.
“KÜLLİYE ZİYARETİNDEN SONRA HİÇBİR ÖRGÜT MENSUBUYLA
GÖRÜŞMEDİM”
Yanlış hatırlamıyorsam 2017’deki seçimleri kazandıktan sonra bir akademik yılın açılışı ile ilgili Kocaeli Üniversite Öğrenci Konseyi olarak külliyeye gitmiştik. Buradaki ziyaretimiz medyaya yansımıştı. Bu ziyaretten sonra bir kez seyit kod beni telegram üzerinden aramış olabilir ancak ben kesinlikle o tarihte ve sonrasında kendisiyle ya da hiçbir örgüt mensubuyla görüşmedim. Mert kod Dorukhan’ın da görüştüğünü düşünmüyorum. Ancak emin de değilim. Daha sonra onlarda yok olup gittiler ben iş hayatıma devam ettim. 2017 yılı Temmuz ayında ilk çocuğum oldu. Ara sıra Konsey başkanlığı görevim bir süre daha devam etti. 2018 yılında Yüksek lisansı tamamlayamayınca öğrenci durumumun devam etmesi için ve İngilizcemi geliştirmek amacıyla üniversite sınavlarına girdim Kocaeli Üniversitesi Siyaset bilimi ve Kamu yönetimi 2. Öğretim programını kazandım ve burada öğrencilik hayatım devam etti. Ancak 2 yıl üst üste hazırlık sınıfında kalınca otomatik olarak ilişiğim kesildi ve öğrencilik hayatım bitti. Konsey başkanlığı görevimde 2018 yılında zaten sona ermişti. Sonrasında seçim hiç yapılmadı.”