Engelleri aşanlar dertlerini Büyükakın’a anlattı

Kartepe Zirvesi’nin üçüncü gününde Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın “Engelsiz Şehirler” forumunda engelli sporcularla bir araya gelerek, şehirlerin engelliler için nasıl engelsiz hale getirilebileceğini konuştu. Başkan Büyükakın’ın sorularını yanıtlayan engelli sporcular, engelsiz şehre giden yollar için önerilerini sundu

Kartepe Zirvesi’nin üçüncü günü Uluslararası Kongre Merkezi’nde devam ediyor. Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın “Engelsiz Şehirler” forumunda Paralimpik sporcu Besra Duman, Paralimpik sporcu Nesim Turan, Global Engelliler Vakfı Kurucu Başkanı Necdet Öztürk, Kocaeli Kent Konseyi Engelli Meclisi Başkanı Ufuk Koçak, Gölcük Engelliler Gençlik Spor Kulübü Dernek Başkanı Mevlüt Önerbay, Kocaeli İşitme Engelliler Eğitim Kültür Gençlik ve Spor Dernek Başkanı Hasan Aktürkoğlu ile birlikte engelsiz bir şehri tartıştı.

SORULAR BÜYÜKAKIN’DAN

Başkan Büyükakın başarılarıyla engelsiz olduklarını kanıtlayan sporculara “Engelli kardeşlerimiz için nasıl erişilebilir hale gelir? Erişim engellerini kaldırmak için neleri yapmalıyız? En öncelikli işimiz hangisi?” sorusunu yöneltti.

“ENGELLİNİN KİMSEDEN YARDIM İSTEMEMESİ GEREK”

Başkan Büyükakın’ın sorusunu yanıtlayan paralimpik sporcu Besra Duman şunları söyledi: “2012’de dalga geçerler diye sokağa çıkamıyordum. Spora başladığımda tüm engelleri kaldırdım. Halterci dediğimizde sağlam birini düşünüyorlar. Ben yatarak kollarımla kaldırıyorum. Bir kadının başaramayacağı hiçbir şey yoktur. Baylar kadar kadınlar da güçlüdür. Ben şöyle örnek göstereyim. Tekerlekli sandalyede olmadığım için pek sorun yaşamayabiliyorum ama benimle aynı sporu yapan bir arkadaşım var. Bir mağazaya gitsek bir engelliye ait rampa yok. Sinemaya gitsek en önden izlemek zorundayız, önden iyi izlenmiyor. Engellinin kimseden yardım istememesi gerek. Devletimiz de engellilerimizin her şekilde yanındalar.”


“SPORLA TANIŞTIKTAN SONRA ENGELLİ KATEGORİSİNE KOYMADIM KENDİMİ”

Ardından konuşan paralimpik sporcu Nesim Turan da şunları kaydetti: “Ben burada olmaktan çok mutlu ve keyifliyim çünkü engelliyle ilgili sorunların 3 Aralık ve 16 Mayıs dışında da akla gelmesi önemli durum. Öncelikle zihinden başlamamız gerek. Ben bir AVM’ye gittiğimde güvenlik görevlisinin ‘Şu otoparka park et’ demesinden rahatsızım. Ben sporla tanıştıktan sonra engelli kategorisine sokmadım kendimi. Tek başıma dünyanın öbür ucuna gidip ülkemi temsil edebiliyorum. Ben önüme rampa çıkınca kendimi engelli olarak görüyorum. Hayata biraz da pozitif bakmalı. Hayata dezavantajlı gelmiş gibi gözüküyoruz ama ben o dezavantajı nasıl avantaja dönüştürürüz diye düşünüyorum. Hayat şartları gereği dönem dönem zorluklar çekebiliyorsunuz, üzülüyorsunuz ama nefes almanın bile şükür sebebi olduğuna inanan bir insan olarak yaşamak çok güzel bir durumdur ve bundan keyif alın diyorum.”

“BENİ HEM DUYGUJYLA HEM AKILLA DİNLİYORSUNUZ”

Turan’ın ardından sözü alan Global Engelliler Vakfı Kurucu Başkanı Necdet Öztürk de “13 yaşında trafik kazası geçirdim ve 46 yıldır hayatımı tekerlekli sandalyeyle idame ettirdim. BM Sözleşmesi malumunuz 180 devlet tarafından imzalandı. Türkiye Cumhuriyeti de 99’da onayladı. Bu imzalayan ve onaylayan devletleri bağlar. Bu sözleşmenin 9’ncu maddesi erişilebilirliği tamamlar ve devletler öngörür. Erişilebilirlik konusunda da şehirlerimize bir bakalım. Rahmetli Kadir Topbaş’la yaptığımız toplantılarda şu kaldırım ve rampaların ortasına direk koyuyorlar görme engellilerin hepsinin alnı yara. Kaldırmasını istedik. Evrensel standartlar kılavuzunu hazırlamaya başladık ve 7 yıl oldu. Uluslararası bir proje ekibimiz var bu ekip belediyeye destek veriyor. Başkanım siz beni hem duyguyla hem akılla dinliyorsunuz bu çok önemli. Biz sizinle rol model bir uygulamayı gerçekleştirebiliriz. Her şeyi bir anda yapmak halletmek idealist bir şey olur. Proje ekibimiz size bir güzergah belirliyor, hastaneyi AVM, park ve bahçe size örnek oluyor. Engellilerin topluma katılımını sağlamanız lazım” ifadelerini kullandı.

“BİRBİRİMİZİN EKSİĞİNİ TAMAMLIYORSAK İNSANIZ”

Öztürk’ten sonra sözü alan Kocaeli Kent Konseyi Engelli Meclisi Başkanı Ufuk Koçak ise şu sözleri kaydetti: “Ben engelli değil, engellenen diyorum çünkü kaldırımlar, yollarla engellenebiliyoruz. İnsan nadide yaratılmıştır, biriciktir. İnsanın bir standardı da yoktur, basit bir insan vardır. Engel hepimizin hayatında vardır, korkularımız var, vazgeçişlerimiz var. 22 yaşında iki ayağımı kaybettikten sonra ‘Ufuk ne yapacağız?’ dedim. Yataktayken yaralarım iyileşsin de bir şeyler yapayım dedim. Ben bir şeyler yapmaya çalıştıkça ailem, yakınlarım paçalarımdan çektiler. Bunlar iyi niyetle olsa da engelliyor. Everest’e çıkmaya hazırlanıyorum babam karşıdan karşıya geçerken elimi tutuyor. Birbirimizin eksiğini tamamlıyorsak insanız. Eğer ki birbirimizin eksiğini tamamlarsak önümüzde herhangi bir engel olacağını sanmıyorum.”

“EN ÇOK MÜCADELE ETMESİ GEREKEN GÖRME ENGELLİLER”

Gölcük Engelliler Gençlik Spor Kulübü Başkanı Mevlüt Önerbay da şu ifadeleri kullandı: “Ben 2.5 yıldır Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nin çalışmalarına katılmak ve elimden geleni yapmaya çalışıyorum. Kocaeli engellilere hizmeti amaçlayan tek il. Bunun tek mimarı Tahir başkanımız. Gölcük’te gençlerimiz her türlü eğitimi alabiliyor ama spor daha farklı bir şey. Gençlerimize kalite katıyor. Evet ben 50 yaşında spora başladım iki gencimiz geldi ve ‘Biz spor yapmak istiyoruz, kendimizi kanıtlamak istiyoruz’ dedi. Görme engellilerin hiçbiri aynı kategoride değildir 3 kategoride sınıflandırılıyoruz. Dezavantajlı gruplar içerisinde en çok mücadele etmesi gerekenler görme engelliler oluyor. Etkin yetkin olmuyor ve görme yetisi yüzünden kendini içlerine kapanmış olan ailelerin sosyal hayata karışması için taşın altına koyması için niyet ettik. Ben 26 yaşında kör oldum. Bir anda damdan düşmüş olmanın verdiği tramvayla 3-5 sene ruhsal etkilendim. Kendimi ahirete imanla aştım.”

“KÜÇÜK YAŞTA EĞİTİM ÇOK ÖNEMLİ”

Kocaeli İşitme Engelliler Derneği Başkanı Hasan Aktürkoğlu da şu ifadeleri kullandı: “Tüm işitme engellileri temsilen oturuyorum burada bize yer verdiğiniz için teşekkür ediyorum. Bizim sağırların en büyük yaşadığı problem iletişimdir. Sağır denmesinden rahatsız olmayın, bu bizim kimliğimizdir. Bize sağır denmesinden de rahatsız olmayız. Bizim anadilimiz işaret dilidir. İşaret dili varsa herhangi bir engelle karşılaşmıyoruz. Eğer yoksa orada problem yaşıyoruz. Gramer ve okuma konusunda çok eksiğiz, mesela sınavlarda çok problem yaşıyoruz. Biz eşit olduğumuz insanlarla yarışamıyoruz, duyamadığımız için birçok kelimeyi bilmiyoruz. O yüzden engelliler sınavlarda başarı sağlayamıyor. Eğitim, gramer için küçük yaşta eğitim vermek çok önemli. Küçük yaşta eğitime başlanabilir, kreşler açılabilir ben bunu çok isterim. Karamürsel’de bir okul var ama öğrenci sayısı çok az. Milli Eğitim’le bir işbirliği yapılarak bir okul yapılabilir. Bir engelliler lisesi yok, ben bile Bursa’ya gittim. Bizim gibi dezavantajlı grupların ailesinden uzağa gitmesi zor oluyor. Kocaeli’de böyle bir lise çalışması olursa çok isterim. Görünen bir engelimiz olmadığı için şoförler ‘Sen engelli değilsin’ diyor. Bu anlatılabilir. El hareketlerimiz yanlış anlaşılıyor, bununla ilgili de topluma da eğitim verilebilir. Birlikte çalışmalar yapabiliriz, biz her zaman destek sağlarız tüm çalışmalarda.”

Kartepe Zirvesi-2022
SON DAKİKA HABERLERİ
Sonraki Haber