148 yıllık esere sahip çıkamıyoruz
Kocaeli'de 1873 yılında dönemin Ermenilerini eğitim yoluyla Protestanlaştırmak için kızlara yönelik açılan Bardızak Amerikan Koleji, 106 yıldır kullanılmıyor.
60 dönümlük arazı üstüne kurulan, günümüzde ise atıl durumda
olan okul, terk edilmiş görüntüsüyle hayranlık uyandırıyor.
Kocaeli'nin Başiskele ilçesinde bulunan 'Bardızak Amerikan Koleji',
diğer bir ismiyle 'Bitinya Program Yüksekokulu', dönemin
Ermenilerini eğitim yoluyla protestanlaştırmak için 1873 yılında
Amerikalılar tarafından açıldı. 'Gregoryen' mezhebinden olan
Bardızaklı Ermeniler için bölgede ilk olarak 1856 yılında Protestan
Kilisesi açan Amerikalılar, daha sonra ise görevlendirdikleri rahip
aracılığıyla Bardızak Amerikan Kolejini kurdu. Samanlı dağları
eteklerindeki 60 dönümlük arazi üzerine kurulan okul, 1898 yılında
tam teşekküllü kampüs haline geldi ve bünyesinde kreş, bebek bakım
evi, ilkokul, yetim evi ve meslek okulu binalarını barındırdı. Aynı
zamanda, kampüste tüm bunlara ek olarak okula ait sarnıç,
çamaşırhane, kitaplık ve matbaa da kuruldu. Okul, 1915 yılındaki
tehcir (zorunlu göç) sonrasında İstanbul’a taşınarak, Üsküdar
Amerikan Kız Lisesi olarak eğitime devam etti.
60 dönüm arazi üzerine kurulan bu okuldan günümüze sadece
ibadethane (şapel), lojman ve sarnıç kısmı ulaştı. Yıllar
içerisinde kullanılmadığı için atıl durumda kalan okul, terk
edilmiş görüntüsüyle de hayranlık uyandırıyor.
Okulun, eğitim yoluyla Protestanlığı yaymak için kurulduğunu
belirten Başiskele Kaymakamlığı Proje Koordinasyon Merkezi
Direktörü Emin Öztürk, kolejin tarihini anlamak için, demografik
yapısına değinmenin çok önemli olduğunu kaydetti. Tarihte yer bulan
'kanal projesine' değinen Öztürk, sözlerine şöyle devam etti:
" Marmara Denizi'ni, Sapanca Gölü üzerinden Sakarya nehrine bağlama projesidir bu. Romalılardan bu yana süregelen bir proje. Fakat Sultan 3. Murat döneminde veziri azam Koca Sinan Paşa, bunu projelendirmiş. Bu projeyi hayata geçirmek için birçok insan gücüne ihtiyaç duyulmuş. Bu nedenle Doğu Anadolu’dan, İç Anadolu’dan Ermeni ustalar, Rumlar ve Türk askerleri buraya getirilmiş. Yaklaşık 30 bin kişilik amele ordusu oluşturulmuş. Fakat ilerleyen süreçlerde proje yürümemiş. Daha sonra Anadolu’da Celali isyanları baş göstermiş. Politika gereği devlet buraya gelen Ermenileri geri göndermemiş. Ermeniler ise burada Bahçecik (Bardızak), Akmeşe (Armaş) ve Arslanbey'e yerleşmiş. Zamanla buranın nüfusu artmaya başlamış. Özellikle diğer ülkelerden, İran'dan kaçan Ermeniler de buraya yerleşmiş. Osmanlı devleti de 17,18 ve 19. yüzyıllarda buraya imtiyaz fermanları yayınlamış. Bu bölge bu sayede ticaret merkezi haline gelmiş"
Geçmiş dönemde yaşayan Ermenilerin, Gregoryen’ mezhebine sahip
olduğunu söyleyen Öztürk, Board Misyoner isimli Amerikan
kuruluşunun Rahip Justin W. Parsons’ı görevlendirdiğini ve bu
sayede bölgede 1856 yılında ilk olarak Protestan Kilisesinin
açıldığını dile getirdi. Rahip Parsons’ın kilisenin ardından
1860’lı yıllarda da kız okulu açmak için kolları sıvadığını anlatan
Emin Öztürk, okulun 20 kız öğrenci ile açıldığını, zaman içerisinde
ise genç öğretmen kadrosuyla okulun çehresinin değiştiğini ve
derslerin çeşitlendirildiğini kaydetti.
Okuldaki eğitim faaliyetlerinin, 1915 yılına kadar sürdüğünü
anlatan Öztürk, "Ondan sonra 1. Dünya Savaşı patlak vermiş. Daha
sonra 'tehcir' dediğimiz zorunlu göç başlamış. Ermeniler Suriye’nin
Deyrizor bölgesine gönderilmiş. Okul da faaliyetlerini
sonlandırarak Adapazarı'na, daha sonra da İstanbul'a taşınmış.
Üsküdar Kız Amerikan Lisesi olarak faaliyetlerine devam etmiş.
Bu okul ne yazıktır ki, 1915’li yıllardan önce birçok Ermeni çeteye
yataklık yapıyor. Bu tabii ki de Yunanlar ve İngilizlerin genç
Ermenileri kışkırtmasıyla oluyor. Yaşlılar bu durumu kabul etmek
istemiyorlar ama genç Ermeniler kışkırtılıyor. Türk ve Müslüman
halka saldırılarda bulunuyorlar. Osmanlı devleti de 1915'te tehcir
dönemine başlıyor" diye konuştu.
Binanın yıllardır atıl durumda olduğunu ifade eden Öztürk, "Bu bina
1915 yılından bu yana kullanılmadığından dolayı şu anda atıl
durumda. Fakat yine de yıllara rağmen ayakta kalmaya direniyor.
Özel mülk olduğu için de resmi çalışmalar yapılamıyor" dedi.