Üsküdar Faciası’nda ölenler unutulmadı

İzmit Lisesi ve İzmit Sanat Okulu öğrencilerinin de içinde bulunduğu 1 Mart 1958 günü İzmit İskelesi'nden hareket eden ve kısa süre sonra aniden çıkan fırtınaya yakalanarak batan Üsküdar Vapurunda hayatını kaybeden 76’sı öğrenci toplam 272 kişi, kazanın 61’inci yılında şehrin çeşitli yerlerinde düzenlenen programlarla anıldı.

Anma programları ilk olarak İzmit Endüstri Meslek Lisesi’nde düzenlenen programla başladı. Programa AKP Kocaeli Milletvekili Cemil Yaman, İzmit Belediyesi Başkan Vekili Güray Oruç, Millet İttifakı İzmit Belediye Başkan adayı Fatma Kaplan Hürriyet, CHP İl Başkanı Cengiz Sarıbay, CHP İzmit İlçe Hakan Çakar, İZSANDER Başkanı Halil Atay, Okul Müdür Baş Yardımcısı Sinan Yazar, AKP İzmit İlçe Kadın Kolları Başkanı Betül Yazıcı, okul öğrencileri ve kazada hayatını kaybedenlerin yakınları katılım gösterdi.

600 YOLCUYLA HAREKET ETMİŞTİ

O tarihte İzmit'in dışında lise olmadığından, başta Gölcük ve Karamürsel ilçeleri olmak üzere diğer sahil şeridindeki yerleşim birimlerindeki gençler, daha çok vapur yolculuğu ile İzmit'teki liseye gidiyorlardı. 1 Mart 1958 Cumartesi günü öğlene kadar olan öğrenimin ardından bu ilçelerde oturan öğrenci ile yolcular, saat 13.00 sıralarında vapura doluştu. Yıllarca İstanbul Boğazı'nda hizmet eden ve oldukça eski olan Üsküdar Vapuru, çoğunluğu lise öğrencisi 600 yolcusuyla hareket etti.

ÜSKÜDAR İKİYE AYRILDI

Ancak kaptan Mehmet Aşçı yönetimindeki Üsküdar, iskeleden ayrıldıktan 5 dakika sonra Derince açıklarına geldiğinde aniden patlayan fırtınaya yakalandı. Dev dalgalara kapılan köhne Üsküdar, ikiye ayrıldıktan sonra battı. Faciada denize dökülen ve çoğunluğu öğrenci olan yolcuların yardımına Donanma Komutanlığı'na bağlı savaş gemileri ile bir denizaltı yetişti. Birçok kişi denizden toplandı. O gün hava çok soğuk olduğundan birçok kişi donarak, bir bölümü de boğularak olmak üzere resmi kayıtlara göre 387 kişi hayatını kaybetti.

KAPTAN GEMİYİ TERKETMEDİ

O tarihte vapur battıktan sonra önce Kaptan Mehmet Aşçı'nın gemi batmadan önce can yeleğini giyip vapuru terk ettiği iddiaları ortaya atılmıştı. Ancak birkaç gün sonra denize ağ atılarak yapılan ceset arama çalışmalarında kaptan Mehmet Aşçı'nın cesedi ağlara takılarak su yüzüne çıkarılmış, kaptanın gemisini terk etmediği anlaşılmıştı. Kaptan Mehmet Aşçı'nın cesedi, daha sonra olaylar nedeniyle gizlice gömüldü. Son iki yıldır, kızı 84 yaşındaki Sevim Can Şal ve Almanya'da yaşayan torunu 55 yaşındaki Nesrin Bilen, Mehmet Aşçı'nın mezarını arıyor.

BİR ARADAYIZ

İzmit Endüstri Meslek Lisesi’nde yapılan tören de ilk sözü alan

İZSANDER Başkanı Halil Atay, katılımcılara teşekkür etti ve gençlere eğitimin neden önemli olduğunu anlattı. Atay’ın ardından söz alan Okul Müdür Baş Yardımcısı Sinan Yazar, “Faciada çok sayıda İzmit Lisesi ve okulumuz öğrencisi bulunmaktaydı. Her acımızda kenetlendiğimiz gibi bu acı olayın 61’inci yıldönümünde de bir aradayız” ifadelerini kullandı.

ACIYI İÇİMDE SAKLIYORUM

Son olarak kürsüye çıkan, 1 Mart 1958 tarihinde yaşamını kaybeden Necmettin Çoruh’un kardeşi Mehmet Çoruh, “12 yaşında Gölcük Tershanesi’nde fabrikadaydım. Fabrikadan çıktığımda bir şeyler duydum. Bana vapur battı dediler. Sonra koşuşturma başladı. Araba falan da yok tabi o zaman bizde. Maalesef donanmanın içinde bir tek denizaltı 17 kişiyi kurtardı ve ondan sonrası biraz hazin olmuştu ama yine kurtardılar insanları. Olaydan sonra hala benim içim yanıyor. Sigorta hastanesinin betonunun zemininde hepsi upuzun yatanları gördüm çünkü. Hepsi orada can verdi. Anasına babasına selam gönderenler bile orada can verdi. Ben o günkü acıyı hala gözlerinde yaşlı olarak içimde saklıyorum” şeklinde konuştu.