Giresun’da şehit düşen komutanla ilgili üzen ve utandıran, anısını anlattı!
Kocaeli’nin tanınan esnaflarından olan Onur Erdem, Giresun’daki sel felaketinde şehit düşen Uzman Çavuş Erdem Çıtır ile ilgili bir anısını anlattı. Iğdır’da vatani görevini yerine getirdiği yıllarda TİM komutanı olan Erdem Çıtır’ın bölük komutanından aldığı para cezası sonrası o paranın kızının ilaç parası olmasından dolayı gözyaşı döktüğünü anlatan Onur Erdem’in anlattıkları hüzünlendirdi. Onur Erdem, Erdem Çıtır’ın ailesine ulaştığını belirterek, “O kız, artık bize emanet” dedi
Kocaeli’nin tanınan esnaflarından Onur Erdem, dün Giresun’da meydana gelen sel felaketinde şehit düşen komutanla ilgili bir anısını paylaştı. Onur Erdem’in 2005 yılında Iğdır’da askerlik yaparken yaşanan bir olayda tesadüfen tanıdığı TİM komutanı Kademeli Uzman Çavuş Erdem Çıtır ile ilgili yaptığı paylaşım, okuyanları hüzünlendirdi. Onur Erdem, gazetemize yaptığı açıklamada ise Erdem Çıtır’ın 13 gün önce Burdur’dan Giresun’a tayin olduğunu öğrendiğini dile getirdi.
“O KIZ ARTIK BİZE EMANET”
Giresun’daki sel felaketinde emekliliğine 18 ay kala şehit düşen 7. Kademeli Uzman Çavuş Erdem Çıtır’ın 2005 yılında Iğdır İl Merkez Jandarma Komutanlığında görevli olduğu dönemde kendisinin de vatani görevini icra ettiğini dile getiren Onur Erdem, o dönem tesadüfen tanıştığı Çıtır ile ilgili üzücü bir anısını paylaştı. TİM’i ile birlikte bölük komutanı tarafından cezalandırılan ve bu para cezası kızının ilacına denk gelen Erdem Çıtır’ın o dönem sandalyeye adeta çökerek gözyaşı döktüğünü aktaran Onur Erdem, Erdem Uzman’ın telefon numarasını bulduğunu, kızının artık kendilerine emanet olduğunu belirtti. Onur Erdem paylaşımında, “O Erdem Uzman Giresun'daki selde şehit olmuş. Arkasında, canını vermek için yemin ettiği Devlet'inin ilacını karşılamadığı kızı kaldı. (Erdem Uzman'ın telefon numarasına ulaştım.) O kız artık bize emanet” dedi.
13 GÜN ÖNCE GÖREVE BAŞLADI
Gazetemize de konuşan Onur Erdem, “Hasbelkader tanıştık Erdem Çıtır komutanla. 2005 yılında Iğdır’da askerlik görevimi İstihbarat Yazıcısı olarak icra ettim. Binbaşı olan bölük komutanının kestiği ceza, görev yaptığım odada Personel Komutanı tarafından Erdem Çıtır’a söylendiğinde adam adeta sandalyeye çöktü. ‘Benim kızım var, ilaç parasını emekli sandığı ödemiyor, kesilen ceza tam da onun damla parasına denk geliyor. Cebimden alıyorum ilacı’ diye gözyaşı dökünce ben de o duyguyla gittim binbaşı olan bölük komutanının odasına, Erdem Çıtır komutanın durumunu anlattım, ‘Sen kendi işine bak, askeriyenin ruhunu bilmezsin sen’ dedi ve kovdu doğal olarak. Erdem Çıtır, bizzat bulunduğum birlikten değildi, sadece tesadüfen o odada olayın gerçekleşmesiyle tanıdım. Kendisi Personel Komutanı ile birlikte Burdur’un Karamanlı ilçesine tayin olmuş. 13 gün önce ise Personel Komutan’ı Hatay Aladağ’a gitmiş, kendisi de Giresun’a atanmış. Yani göreve başladıktan 13 gün sonra şehit düştü” ifadelerini kullandı.
İşte noktası virgülüne Onur Erdem’in paylaşımı:
Yıl 2005, Iğdır İl Merkez Jandarma Komutanlığı'nda askerim.
Bölük Komutanımız, verdiği bir emrin uygulanmamasından dolayı Iğdır-Doğu Beyazıt Pamuk Geçidi'nde 24 saat esasına göre nöbet tutan BTR timini şoförden tim komutanına kadar cezalandırdı.
Emir: BTR Tim aracının üzerinde kar olmayacaktı. Tim nöbetten döndüğünde aracı temizleyip istirahate gidecekti. (Komutan bu emri verdiği mevsimde musluklar öğlen 11' e doğru çözülüyordu, sular o saate kadar akmıyordu.)
Bir gün komutan lojmandan bölüğe gelirken aracın üzerinde kar gördü. Ve, personel astsubayına "Bütün tim' e emre itaatsizlikten dosya aç" dedi. Aracı kullanan askerden tim komutanı astsubayına kadar hepsine savunma verdirildi.
Bölük komutanı savunmaların hiçbirini okumadı, personel astsubayının yönlendirmesi ile minimum cezaları verdi hepsine. (Örnek: Yazılı olarak askerlerin hepsine ikinci emre kadar çarşı yasağı verdi. ama yanındaki astsubaya da "sadece bu hafta çıkmasınlar, haftaya hepsi yine izinli" dedi.)
Bir tane uzman çavuş vardı. 1.90' ın üzerinde boyu olan Komando Uzman Çavuş idi. Adamın göğsü komando bröveleri ile dolu idi. Artık yer yoktu yeni alacağı bröveler için. Bölük komutanı ona da maaş kesme cezası verdi. 2005 yılı parası ile 36 TL (veya 76 TL) idi. Maaşının belli bir oranında kesinti yaptı.
(Bunları nereden bildiğimi de yazayım, İstihbarat yazıcısı idim. Ve bölük komutanı benim odadaki astsubayı ve uzman çavuşu çok severdi. Hep muhabbete gelirdi. Cezaları bizim odada savunmalarının üzerine kırmızı kalemle yazdı.)
Daha sonra personel astsubayı hepsine tebliğ etti cezalarını. Erdem Uzman ceza rakamını görünce koltuğa yığıldı. Ağlamaya başladı. Benim odadaki astsubaya "Komutanım, Bölük Komutanımızla görüşün, beni 15 gün hapse atsın, ama bu parayı maaşımdan kesmesin. Kızım hasta, ve onun ilaç parasını Devlet karşılaşmıyor. Bu para tam da kızımın bir aylık ilaç parası" dedi. Benim astsubay da "Erdem, nasıl konuşayım, adam cezaları yazdı, olur mu öyle şey" filan dedi. Ama Erdem Uzman ağlamasını durduramıyordu. Gittim bölük komutanının odasına "komutanım durum böyle böyle, parayı ben ödeyeyim" dedim. Cezayı affetmesi için yalvardım. Komutan doğal olarak beni küfürle odasından kovdu. Benim komutan ile Erdem Uzman da böyle bir şey yaptığım için çok kızdı bana.
O Erdem Uzman Giresun' daki selde şehit olmuş. Arkasında, canını vermek için yemin ettiği Devlet' inin ilacını karşılamadığı kızı kaldı.
(Erdem Uzman'ın telefon numarasına ulaştım.) O kız artık bize emanet.