Kocaelili başkan konuştu: İhlas Holding vergi kaçırıyor, soygun yapıyor!

Sakarya Akyazı’da yer alan İhlas Holding’in işletmesindeki kaplıcada aidat ücretlerinden büyük bir vurgun yapılıyor. Kocaeli’de yaşayan ve tanınan Devremülkzedeler Dayanışma Derneği Başkanı Bahri Odabaş vurgunu gazetemize anlattı, “Yıllık 27 milyon gelir elde ediyorlar. Vergi ödemiyorlar. Burada büyük bir soygun var” dedi

Sakarya Akyazı’da yaklaşık 30 yıl önce inşa ettiği devremülklerle binlerce vatandaşı mağdur eden İhlas Holding, hakkını arayan vatandaşlara yapmadığını bırakmadı. İhlas Holding’in binlerce mağdurundan biri olan Kuzuluk Kaplıca Evleri Devremülkzedeler Dayanışma Derneği Başkanı Bahri Odabaş, gazetemize bugüne kadar yaşananları anlattı. İhlas’ın büyük bir soygun yaptığını ve vergi kaçırdığını ifade eden Odabaş şöyle konuştu; “İhlas Holding bünyesinde yer alan İhlas Kuzuluk Kaplıca İnşaat ve Petrol Ürünleri A.Ş. isimli firma Kuzuluk Kaplıca Evleri’nin site yönetim işini yapıyor. Bugüne kadar doğru düzgün hiçbir genel kurul yapılmadı. Karar defterleri kendilerinde. 5-10 adamlarına imza attırıp genel kurul yapılmış gibi gösteriyorlar.

HEM DEVLET HEM VATANDAŞ SOYULUYOR

Biz site sakinleri olarak hiçbir şey bilmiyoruz. Kendileri karar alıp uyguluyorlar. Son olarak devre mülk aidatlarını 750 lira yaptılar bu yılın başında. Yani tek bir dairenin tek bir kullanımından 1.500 lira aidat alıyorlar. Şu anda 1.470 dairenin yer aldığı Kuzuluk’ta 32 bin 500 devre mülk sahibi bulunuyor. İhlas Holding devre mülkleri 30-40 bin liraya satıyor. Sattıktan sonra ise topladığı aidatlarla büyük bir soygun yapıyorlar. Site içerisinde yer alan market, pastane, havuzlar ve restoran işletmelerini de İhlas yapıyor. Üstelik bunlar site üzerine göründüğü için devlete tek kuruş vergi ödemiyorlar. Aynı şekilde toplanan aidatlar için de herhangi bir vergi ödenmiyor. Burada hem vatandaş hem de devlet soyuluyor. Büyük bir soygun var.

27 MİLYON VERGİSİZ KÂR

İhlas sadece devremülk aidatlarından 26 milyon lira kazanıyor. Bir çayın 3 liraya satıldığı kafeterya, restoran, market ve havuzlar da dahil edildiğinde yıllık kazanç 30 milyon lirayı buluyor. Bunun en fazla 3 milyon lirası yaptıkları temizlik ve güvenlik hizmetine gidiyor. Geri kala 27 milyon lira onların kârı. Üstelik bu kar için devlete vergi ödemiyorlar, vergi kaçırıyorlar. Bir başka soygunu ise elektrik işinde yapıyorlar. Elektrik almak için İhlas Holding’ten elektrik kartı almak zorundayız. Bu kartları kaç paraya bastırıyorlar, ne kadar kar ediyorlar belli değil. Gelir-gider hesabı vermiyorlar, veremiyorlar. Yasal haklarımızın tamamını görmezden geliyorlar. Bizden topladıkları aidatlarla saltanat sürüyorlar, yurtdışında yaşıyorlar. Olan bizim vatandaşımıza oluyor.

250 LİRALIK İŞ 750 LİRAYA

Bizim taleplerimiz karşılanmayacak talepler değildi. Ancak İhlas Holding’in rant çarkına engel olacaktı. Biz hesaplattık. Bu sitede aylık 250 lira aidatla çok kaliteli bir hizmet almak mümkün. Üstelik restoran, market, havuz ve kafeteryadan gelecek gelir de cabası. Bir de reklam mevzuu var. Türkiye Gazetesi’nin reklamı yapılıyor site içerisinde her yerde. Peki bu gazeteden ücret alınıyor mu? Normal şartlarda ücret alınması ve siteye gelir olarak kaydedilmesi gerekiyor. Ancak İhlas Holding’in gelir gider gibi bir derdi yok. Hesap soranı da yok. Yıllar önce Cemil Çiçek Adalet Bakanı iken kendisiyle görüştük. O da, ‘benim de devremülküm vardı. Aidatlardan bıktım, sattım” dedi. Bunlara ‘merhaba’ diyen herkes bıkmış durumda.

KAĞIT ÜZERİNDE GENEL KURUL

Kuzuluk’ta genellikle muhafazakar aileler konaklıyor. Yaş ortalaması bir hayli yüksek. Herkes ses çıkarmıyor. İhlas Holding’te dilediği gibi at koşturuyor. 3-4 yıl öncesine kadar hiçbir şey yapmıyorlardı. Biz genel kurullara katılmak isteyince, sesimizi yükseltince az da olsa bir çaba içine girdiler. Devremülklerin iç ve dışlarında tadilat çalışması yapmaya başladılar. Çünkü gider göstermek zorundalar. Defterler incelense hepsi yargılanır, biliyorlar. Biz birkaç yıl önce hakkımızı aramak istedik. Genel kurulun yapılacağı gün yaklaşık 100 devremülk sahibiyle birlikte site içerisinde yer alan kültür merkezine gittik. Baktık kimse yok, hak sahipleri olarak genel kurulumuzu yaptık. Ancak onlar kağıt üzerinde bir genel kurul yaparak bizi yok saymak istedi.

KORUMALARIMI DÖVDÜLER

Bunun üzerine mahkemeye başvurduk. Mahkeme Akyazı Mal Müdürü’nü hükümet komiseri olarak atadı. 2014 yılında genel kurul için yine toplandık. Yaklaşık 100 kişi bu defa hükümet komiseri ile birlikte site konferans salonuna gittik. Ben 3 yakın koruma ile gittim toplantıya. Daha önceden Öner ailesi tarafından tehdit ediliyordum. Toplantıyı yapmak istedik ancak sitenin özel güvenliklerinin saldırısına uğradık. Korumalarım hastanelik edildi. Jandarma ve hükümet komiserinin imzalarıyla birlikte tutanak tuttuk ve oradan ayrıldık. İhlas Holding yaklaşık 30 yıldır bizim seçme ve seçilme hakkımızı zor kullanarak gasp ediyor. Eşkıyalıkla, mafyavari tehditlerle bize boyun eğdirmek istiyorlar.

ADLİYE ÇALIŞANLARINA ÜCRETSİZ

Biz sadece hakkımız olanı istiyoruz. Bu sebeple saldırıya uğradım. Enver Ören tarafından tehdit edildim. Rahmetliyi mahkemeye verdim, şikayet ettim herhangi bir sonuç çıkmadı. Devlet memurlarını, özellikle adliye çalışanlarını ve mahkeme heyetlerini etki altına almak için devremülklerde bedava konaklama sağlıyorlar. Üstelik bu devremülkler İhlas Holding’e ait değil. Aidat ödeyemeyen, bir sene tatili es geçenlerin boş bıraktığı devremülkler. Yasal olarak bunlarda vatandaşın devremülk süresi boyunca vatandaşın rızası dışında hiç kimse oturamaz. İhlas Holding o devremülkleri ya yüzde 20 kâr payı alarak kiralıyor ya da memurlara bedava veriyor.”

SON DAKİKA HABERLERİ
Sonraki Haber