Cumhurbaşkanlığı İstişare Kurulu Üyesi Bülent Arınç’ın
Selahattin Demirtaş ve Osman Kavala’nın tahliye edilmesi
gerektiğini söylemesine bir tepki de AKP Kocaeli
Milletvekili Sami Çakır’dan geldi. Çakır sosyal medya
hesabı aracılığıyla yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı: “Ölüm
üzerine yazı yazmak hele öldürme üzerine yazı yazmak kaldı ki
mesleği katillik olarak öne çıkan terör örgütleri üzerine yazı
yazmak / yazmamak / yazamamak kalemin korkmasından değil vicdanın
titremesinden, sızlamasından, acımasından ve yanmasından dolayı
kelimeleri bir araya getirememek gibi insani duyguları taşıyor
olmaktandır.
Terörle ilgili bir yazımda böyle bir giriş yapmıştım.Oysa terör
ve terörist üzerine çok şey yazıldı çizildi ve yazılmaya devam
ediyor.
“ADALETİN RAFA KALDIRILMASINDAN ÖTE BİR ŞEY
DEĞİL”
Nerdeyse yarım asra yakın başımızın belası olmuş bir terör
örgütünün ismini anmak bile kötü bir reklam olur diye endişe duyan
sade bir vatandaş gözüyle bakan bir kişiyim. Hele onun liderinin
heykelini dikeceğini iddia eden bir adamın hakkını hukukunu
savunuyor görüntüsü vermenin kim olursa olsun, kim için olursa
olsun, kime şirin görünmek için olursa olsun ve ne adına olursa
olsun tam tersi hukukun adaletin rafa kaldırılmasını talep etmekten
öte bir şey değildir.
“HEYKELİNİ BERABER DİKMEYE TALİP
OLMAKTIR”
Hele bunca zaman geçmesine rağmen milletin bağrına saplanan
böyle bir cümleden geri dönmeyen, özür dilemeyen bir şahsın
arkasında durmak, onu masum diye göstermeye çalışmak örgüt
liderinin heykelini beraber dikmeye talip olmaktır.
Toplumun vicdanı hukuk ve adalet alanındaki eksiklik ve
beklentilerin giderilmesini isterken, beklerken aynı zamanda on
binlerce insanımızın canına, ülke kaynaklarına, geleceğine kast
etmiş katillerin, destekçilerinin terörü övenlerin de suçları
oranında cezalandırılmasını beklemekte ve talep etmektedir. Hukukçu
kimliğiniz, siyasi kimliğiniz, farklı bakış açınız! size böyle bir
duruş hakkı vermez, veremez, vermemelidir.
“DURUŞUNUZU GÖZDEN GEÇİRMEYİ GEREKLİ
KILAR”
İnancımız, yaşam felsefemiz bir insanı öldüren bütün insanlığı
öldürmüş gibidir anlayışı üzerine inşa edilmiş hayatımız içinde
Allah’a hamdolsun iftihar edeceğimiz bir dünya görüşümüzdür.
Farklı düşünüyorsanız ,güya bu düşünceniz öldüreni öveni
görmemeyi size öğretmişse ;nerde durduğunuzu bu düşüncenizi yeniden
değerlendirmenizi ,duruşunuzu gözden geçirmeyi gerekli kılmaktadır.
Allah’ın affetmeyeceği toplumun vicdanında aklanmayan hiç bir suç
karşılıksız kalmamalıdır.
“İŞGÜZARLIK”
Elbette hiçbir suçlunun dışarda olmasına hiçbir suçsuzun içerde
olmasına vicdani ve insani bakış olarak gönlümüz razı olmaz ancak
bütün bu ahval ve şerait altında mezkür şahsı savunmak en hafif
tabiriyle olsa olsa işgüzarlık olur.
vesselam.”