İzmit’te 17 Ağustos yürüyüşü
TMMOB İl Koordinasyon Kurulu, 17 Ağustos’ta hayatını kaybeden yurttaşların anısına İzmit Yürüyüş Yolu’ndan Anıtpark’a kadar yürüdü
17 Ağustos 1999 Depremi’nin bu gece yıldönümü… Bugün, TMMOB İl Koordinasyon Kurulu’nun çağrısıyla İzmit’te fenerlerle Yürüyüş Yolu’ndan Anıtpark’a kadar yürüyüş yapıldı. Bu yürüyüşe emek ve demokrasi güçleri, sendikalar ve STK’ler ile siyasi partilerin temsilcileri katıldı. Anıtpark’ta bir de basın açıklaması gerçekleştirildi.
ÖNERİLER SUNULDU
Açıklamada özetle şu ifadeler yer aldı: “TMMOB ve Bağlı
Odalarının uzmanlık alanlarından hareketle kamusal
sorumlulukla,depremlere karşı kalıcı önlemler kapsamında yapılması
gerekenleri özetle belirtmek isteriz:
* Depremlere karşı önlemler bütünlüğünü, güvenli yapılaşmayı,
halkın sağlıklı yaşam ve doğal çevre hakkı ile kamusal denetimi yok
sayan piyasacı rantçı yaklaşımın reddedilmesi gereklidir.
* Depremle ilgili tüm kurum ve kuruluşlar, ilgili Meslek Odaları ve
bilim çevreleriyle ilişkilendirilerek yeniden ve liyakat-uzmanlık
temelinde yeniden yapılandırılmalıdır.
* Yapı denetimi uygulamasını yönlendiren kararlar ilgili bütün
kurum ve kuruluşların katılımıyla oluşturulmalı; imar, yapı,
dönüşüm, yapı denetim, afet yasaları TMMOB’ye bağlı ilgili Odalar,
bilim çevreleri ve ilgili tüm kesimlerin katılımıyla düzenlenmeli;
bu kuruluşlar mevzuat süreçlerinin asli unsurları olarak tanınmalı,
üyelerinin eğitim ve belgelendirilmesi ile sicilinin tutulması
Meslek Odalarınca yapılmalıdır.
* Yapı Denetim Kanunu’nun ticari yapı denetim şirketi modeli yerine
uzmanlık ve etik niteliklere sahip yapı denetçilerinin etkinliğini
ve Meslek Odalarının sürece etkin katılımını sağlayacak bir
planlama, tasarım, üretim ve denetim modeli benimsenmelidir.
* Konut, sanayi, enerji, ulaşım vb. birçok alanla bağlantılı
tesisat/mekanik tesisat sistemlerinin depremler ve diğer afetlerde
taşıdığı önem itibarıyla, bina ve doğal eki mekanik tesisat
tasarım, üretim ve bakımının denetimi Makina Mühendisleri Odası
tarafından belgelendirilmiş konunun uzmanı mühendisler olmalı, bu
husus bütün yasal düzenlemeler ve Yapı Denetimi Kanunu’nda yer
almalıdır.
* Doğalgaz, elektrik, ısıtma kazanları, jeneratörler ve gaz
tesisatları için erken uyarıcı ve gaz/akım kesici sistemler
uygulanmalı, denetimleri Meslek Odalarınca yapılmalıdır.
* Okullar, hastaneler başta olmak üzere kamu yapılarının depreme
karşı güvenli olup olmadıklarının uzman mühendisler tarafından
tespitinde TMMOB’ye bağlı ilgili Odalar mutlaka yer almalıdır.
* Endüstriyel tesislerin güvenlik ve birbirlerine yakınlık-uzaklık
mesafelerine dair gerekli çalışmalar yapılarak standartlar ve
uyulması gereken koşullar imar mevzuatına yansıtılmalı; sorunlu
alanlar “yapı yasaklı alan” ilan edilmelidir.
* Bir daha asla imar affı/barışı yapılmamalıdır.
* Halkı mülksüzleştiren, borçlandıran ve kent dışına iten kentsel
dönüşüm ile yeni rant projelerine yol açan “rezerv alan”, “acele
kamulaştırma” vb. uygulamalara son verilmeli, dönüşüm
gerekliliklerinde kamu her açıdan yükümlülük üstlenmeli ve
yerindelik esas olmalıdır.
Ve son söz olarak şunu söylüyoruz. Acıları yeniden yaşamamak için,
depremlere hazırlıklı olmak için de bilimin, tekniğin ve doğanın
sesine kulak verilmeli, rantçı yaklaşımbitirilmeli, yapı üretimi ve
denetiminde kamusal mesleki denetim, yeterlilik, eğitim ve
belgelendirmeye dayalı yeni bir model şarttır!
Bizler bu ülkenin mühendisleri mimarları ve şehir plancıları
olarak, kaybedecek tek bir günümüzün dahi olmadığını hatırlatıyor,
siyasal erki ve ilgili kamu idarelerini, gerekli tedbirleri
almaları için derhal harekete geçmeye davet ediyoruz. Odalarımızın
üzerine düşen vazifeleri yerine getirmekte hazır ve kararlı
olduğumuzun da altını çiziyoruz.
17 Ağustos 1999 Gölcük Depreminde ve sonrasındaki depremlerde
hayatını kaybetmiş vatandaşlarımızı saygıyla anıyoruz.”
Kaynak: Haber Merkezi