Yılmaz: "Bu zamana kadar da Tunceli’ye 300 milyonu aşan bir hibe desteği sağlandı"
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, "Bölgenin yatırım desteğini sağlayan Fırat Kalkınma Ajansının çok güzel çalışmaları ve analizleri var. Aynı zamanda teknik destekleri ve hibe destekleri var. Kalkınma Ajansının bu zamana kadar da Tunceli’ye 300 milyonu aşan bir hibe desteği söz konusudur” dedi
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Tunceli’de düzenlenen "İş Dünyası Buluşması" programında iş adamlarıyla bir araya geldi. Tunceli GAMER merkezinde yapılan toplantıda konuşan Yılmaz, “Ülkemiz büyük bir ülke, her bir yöresinin kendisine özgü güzellikleri ve potansiyelleri var. Hangi ile giderseniz gidin hakikaten farklı üstünlükleri ve güzellikleri var. Yeter ki bunları keşfedip bu üstünlükler üzerine bu bölgenin veya o yörenin kalkınması için stratejiler geliştirelim. Tunceli bölgemizde muazzam güzelliklere sahip, köklü bir geçmişi ve kültürü olan bir bölgemizdir. Bu bölgemiz geçmişte maalesef huzur ve güven ortamı nedeniyle bu potansiyelini yeterince hayata geçiremedi. Bunun da en büyük acısını burada yaşayan insanımız gördü. Gençlerimiz işsizlik sorunu ile karşı karşıya kaldılar. Nüfus göç etmek zorunda kaldı. Ama şimdi çok farklı bir ortam var.
Valimiz bizlere bazı alanlar gösterdi, önümüzdeki dönemlerde tabiat turizmi için değerlendirilebilecek çok muazzam bir potansiyeli var. Tabiat turizmi ve inanç turizminde inanıyorum ki bu huzur, güven ortamında Tunceli farklı bir seviye kazanacaktır. Zaten başlamış olan bir süreç var. Son yıllarda çok sayıda insanımız Tunceli’ye geliyor. Daha sistematik bazda altyapıyı geliştirerek bu işi yapabilirsek çok daha büyük faydalar ortaya çıkacak inşallah. Tarım ve gıda da Tunceli için önemli bir boyut. Özellikle organik tarım, iyi tarım için son derece elverişli bir bölgemiz var. Sarımsağından kırmızı benekli alabalığına kendine özgü güzellikleri olan bir bölgeden bahsediyoruz. Bunu bozmadan tabii varlıklarımızı iyi bir şekilde değerlendirebilirsek tabiat turizmi, inanç turizmi ve tarımı entegre bir şekilde ele alabiliriz. Bunun üzerine hafif sanayilerle birlikte Tunceli bugün olduğundan çok farklı bir yere gidebilir.
Biz devlet olarak kim ne derse desin son 20 yılda büyük
yatırımlar yaptık. Ulaştırma altyapısından tutun üniversite
yatırımına kadar yatırımlar yaptık. Munzur Üniversitemiz
Türkiye’nin en güzel kampüslerinden birine sahip. Kalkınma Bakanı
iken planlamasını yaptığımız bir kampüs alanı oldu. Tamamını
planlayıp parça halinde hayata geçirdik. Eğitim anlamında da önemli
bir altyapısı var. Bütün bunları değerlendirmek zorundayız. Şunun
altını da çizmek istiyorum; bir bölgenin tek başına kamu
yatırımlarıyla kalkınması mümkün değil. Kamu yatırımları bir yere
kadar. Kamu yatırımları ile özel yatırımlar bütünlük içerisinde ele
alındığında, birlikte geliştiğinde bir yöre gerçek anlamda
kalkınabiliyor. Bunun geçmişte tecrübelerini çok yaşadık. Şimdi
burada tam buna uygun bir ortam var. Şu an iş ve yatırım ortamı son
derece elverişli konumda. Teşviklerimiz de var. Bu teşviklerden de
faydalanarak eskiden olmayan kurumsal yapılara da sahibiz. Ben
Kalkınma Bakanı iken bu bölgeye kalkınma ajansı kurduk. Elazığ,
Tunceli, Bingöl ve Malatya illerini kapsayan Fırat Kalkınma
Ajansımız var. Bu ajansımızın çok güzel çalışmaları ve analizleri
var. Aynı zamanda teknik destekleri ve hibe destekleri var. Bu
zamana kadar da Tunceli’ye 300 milyonu aşan bir hibe desteği söz
konusudur. Diğer taraftan DAP Bölge Kalkınma İdaremiz var. Geçmişte
sadece GAP vardı, biz buna yeni bölge kalkınma idareleri takviye
ettik. Bunlardan bir tanesi de Doğu Anadolu Bölge Kalkınma İdaresi
Başkanlığıdır. Bunun yine tarım başta olmak üzere çeşitli alanlara
destekleri söz konusu. Bütün bu mekanizmaları teşvik politikalarını
da dikkate alarak Tunceli’de yapacak çok iş var diye düşünüyorum.
Sadece örnek vermek gerekirse, geçtiğimiz günlerde önemli bir sıcak
su keşfedildi. Bir taraftan kayak tesisi, diğer taraftan da kayak
tesisi var. Bunlara bir özel sektör gözü ile bakılması gerekiyor.
Konaklama altyapımız gelişmeler karşısında yetersiz kalmış durumda.
Konaklama altyapısını turizmi geliştirecekse mutlaka desteklememiz
gerekiyor. Çeşitli özellikte, farklı gruplarda konaklama
tesislerinin geliştirilmesinde büyük bir fayda var. Hiçbir şey
insan olmadan olmuyor. Bütün bunları yapmamızın amacı istihdamdır”
ifadelerini kullandı.
Bölgede özellikle turizme dönük mesleki eğitim altyapısının
geliştirilmesi gerektiğinin altını çizen Cumhurbaşkanı Yardımcısı
Yılmaz, “Uygulama okulu veya oteli ile birlikte bu konunun mutlaka
ele alınması gerekiyor. Daha fazla nitelikli eleman yetiştirmemiz
gerekiyor ki fiziki altyapıyla yetişmiş nitelikli insanlarla hizmet
sektörünü çok daha hızlı bir şekilde geliştirme imkanımız olsun.
Ben bugün burada iş dünyamızın temsilcilerinin önemli fikirler
kazandıracağına inanıyorum. Merkezi idare, yerel yönetim,
üniversite ve iş dünyası hep birlikte aynı hedeflere
odaklanabilirsek başarmamamız için hiçbir sebep kalmıyor. Bunları
yaptığımız zaman da Tunceli’nin nüfusu artacaktır. Tersine göçü
sağlamamız lazım. İnsanlar gelip tekrardan buralara yerleşebilmeli.
Burada hem geçimini sağlayabilmeli hem de nitelikli bir yaşam
ortamına sahip olabilmelidir. Bu anlamda elimizden gelen tüm
desteği sağlamaya hazır olduğumuzu da ifade etmek istiyorum. Bu
yörenin bir insanı olarak Tunceli’ye çok gidip geldim. Bugüne kadar
elimizden geldiği kadarıyla çalışmalar da yaptık ama şimdi tam
zamanı. Çok daha hızlı bir şekilde bu yörelerimizin kalkınması,
refahının artması mümkündür. Bunu da kamu ve özel sektör işbirliği
içerisinde yapabiliriz. Bazı konuları da bölgesel planlamamız
gerekiyor. Bugünkü dünyada artık il bazlı planlamanın ötesinde
çevre illerle birlikte düşünülmesi lazım. Örneğin turizmde tek
merkezi aldığımızda bir yere kadar potansiyeli kullanabiliyorsunuz
ama bölgesel destinasyon mantığı içerisinde baktığımızda daha
farklı potansiyeller çıkıyor. Dolayısıyla komşu iller Elazığ,
Bingöl ve Erzincan başta olmak üzere bu bölgemizin geleceğine
ilişkin hep birlikte yeni projeler ve fikirler ortaya koyabilirsek
bu toplantı amacına ulaşmış olacaktır. Bunlar bir toplantıda
olabilecek işler değil elbette. Bilim adamlarımız ve akademik
katkılarla buralarda çok farklı şeyler yapılabilir. Ezberleri
bozmamız lazım. Bunları yaparken yereldeki iş dünyamızı hiçbir
zaman ihmal etmeden Esnaf Odamızı, besicileri, tarım birliklerini
ve küçük üreticileri hepsini bu sürecin bir parçası olarak düşünüp,
hep birlikte Tunceli’nin geleceğine ilişkin neler yapabiliriz diye
düşünmeliyiz. İnşallah bu konuları bu toplantıda ele alacağız. Bu
son toplantımız olmayacak. Önümüzdeki dönemlerde de zaman zaman bu
tür toplantılarla daha somut proje fikirleri üzerine çalışabilirsek
çok faydalı olabilir. Belli projeleri önceliklendirerek yolumuza
devam edebilirsek gençlerimiz başta olmak üzere bu yörede yaşayan
insanımıza fayda sağlayacağımıza yürekten inanıyorum” dedi.
Kaynak: İHA