Öğretmenlerin sıkıntıları mecliste!
Öğretmenlerin sorunları ve atanmayı bekleyen öğretmenlerin yaşadığı sıkıntılar üzerine Meclis Kürsüsünde konuşan CHP Kocaeli Milletvekili Prof. Dr. Mühip Kanko, “Türkiye’de öğretmenlerin sorunları saymakla bitmiyor. Atama problemleri, düşük maaşları, çalışma saatleri, kötü çalışma ortamları, zorunlu ve ücretsiz nöbetler en büyük sıkıntılarının başında geliyor” dedi
Öğretmenlerin sorunları ve atanmayı bekleyen öğretmenlerin yaşadığı sıkıntıları meclis gündemine taşıdı. Kanko; “ Türkiye'de öğretmenlerin karşılaştığı bazı sorunlar, özellikle atanamayan öğretmenler için iş bulma zorluğu, istihdam olanaklarının kısıtlı olması ve bazen nitelikli iş fırsatlarının sınırlı olması şeklinde öne çıkabiliyor. Eğitim sistemindeki yapısal değişiklikler ve atanma süreçlerindeki belirsizlikler de bu sorunlara katkıda bulunabilir. Bunlar, öğretmenlerin karşılaştığı temel sıkıntılar arasında yer alıyor” dedi.
“Öğretmenlik mesleğinin içinde bulunduğu durum ve sorunlar, Türkiye'nin geleceği bakımından hiç de iç açıcı değildir. Yılda bir ’’Öğretmenler Günü’’ kutlamakla mesleğin sorunları çözümlenemez. Bu sorunların ciddiyetle ve bilimsel olarak ele alınarak biran önce çözümlenmesi gerekmektedir” diyen Kanko; “Türkiye'de öğretmenler, ağır iş yükleri, yetersiz kaynaklar, iş yüküne göre düşük maaşlar ve bazen mesleki gelişime yönelik yetersiz destek sistemleri gibi çeşitli zorluklarla karşı karşıyadır. Öğretmenlik pozisyonlarını güvence altına alamayanlar için mücadele, rekabetçi iş piyasasında, sınırlı iş fırsatlarında ve istihdam beklentilerine ilişkin belirsizliklerde yatmaktadır. Ayrıca, mezun sayısı ile mevcut öğretmenlik pozisyonları arasındaki uyumsuzluk, işsiz veya eksik istihdam edilen öğretmenler sorununu daha da kötüleştirmektedir. Mevcut hükümetin iktidara geldiği 2002 seçimlerinden günümüze kadar atanmayı bekleyen yüz binlerce öğretmen, yükseköğretim diplomalı işsizler arasında ikinci sırayı oluşturmaktadır” dedi.
“ CHP OLARAK ÖĞRETMENLERİMİZİN SORUNLARINI ÇÖZMEYE HAZIRIZ!”
“Ülkemizin geleceğini şekillendiren öğretmenlerimizin atama
problemleri, düşük maaşları, çalışma saatleri, kötü çalışma
ortamları zorunlu ve ücretsiz nöbetler gibi sorunları bulunmakta
Cumhuriyet Halk Partisi olarak bizlerde eğitim emekçisi
öğretmenlerimizin sorunlarının çözülmesi için elimizden geleni
yapmaya hazırız” diyen Kanko TBMM Genel Kurulundaki konuşmasında şu
ifadelere yer verdi;
“Öğretmenlik mesleği; yetişmekte olan nesli, ailesi, çevresi,
milleti, devleti ve vatan için daima yararlı, yapıcı, yaratıcı ve
iyi bir insan, iyi bir vatandaş olarak yetiştirme sanatıdır.
Öğretmenlerin yetiştirdiği bu insanlar ailesini ve milletini mutlu
kılar, ülkesini kalkındırır, devletini güçlendirir. Milletimizin,
ülkemizin ve devletimizin geleceği, ekonomik yönden kalkınması, her
şeyden önce öğretmenlerin mesleklerinde göstereceği başarıya
bağlıdır. Şunu unutmayalım ki eğitim sistemi ne kadar iyi olursa
olsun öğretmenlerin önüne geçememektedir yani öğretmenler kötü
olduğu zaman eğitim sistemi tamamen kötü olmaktadır. Yine,
dolayısıyla, öğretmenler burada tesadüfen seçilmemeli, öğretmelerin
mutlaka belli kriterleri sağlamaları nedeniyle öğretmen olmaları
gerekmektedir. Büyük Atatürk ne demiş? Atatürk "Milletleri
kurtaranlar yalnız ve ancak öğretmenlerdir." demiş. Öğretmenlik,
1739 sayılı Milli Eğitim Temel Kanunu'nda da özel bir ihtisas alanı
olarak tanımlanmıştır.
Toplumun temelini oluşturan eğitim sistemimizin başmimarı olan
öğretmenlerimizin ise birçok sorunu var. Mevcut Hükûmet 2002
yılında seçimlerle geldiğinde atanmayı bekleyen, atanmamış
yüzbinlerce öğretmen vardır. AKP iktidarı döneminde öğretmen artış
oranı yüzde 24'lerde kalırken güvenlik kuvvetlerindeki artış oranı
yüzde 88 olmuştur. Yani, bu oranlar, yanlış politikaların sonucu
olarak ülkemizde çarpık bir sistemin uygulandığını
göstermektedir.
Türkiye'de öğretmenlerin sorunları saymakla bitmiyor. Öğretmenlerin
yüzde 52'sinin kredi kartına, yüzde 22'sinin esnafa, yüzde 25'inin
şahıslara borcu var; borçla geçinmek zorunda kalan öğretmenlerin
yüzde 25'i ek iş yapıyor. Bu tablo, öğretmenlik mesleğinin ve
öğretmenlerin içinde bulunduğu vahim durumu anlatıyor.
Öğretmenlerin kategorize edilmesi ayrıca bir dertleri. Sınavla
başöğretmen, uzman öğretmen gibi birtakım kategorilere ayrılmaları
ayrıca bir sıkıntı. Öğretmenlik mesleğinin içinde bulunduğu durum
ve sorunlar Türkiye'nin geleceği bakımından hiç de iç açıcı
değildir. Öncelikle öğretmenler öğrencileri için mutlaka bir öğün
sağlıklı beslenmenin sağlanmasını istiyorlar. Öğretmenler, ders
dışı çalışma ücretlerinin, özellikle İYEP ve etütlerdeki ücretlerin
düşüklüğünden dert yanıyorlar; sınıfların kalabalık olmasından dert
yanıyorlar; vasıfsız ve liyakatsiz, sadece Hükûmete yakın
sendikalara üye olduğu için atanan yöneticilerden dert
yanıyorlar.
Okul öncesi öğretimlerde beş saat teneffüsüz ders görmelerinden yakınıyorlar. Çocuklara gönderilen kitapların çok basit olduğunu ve dolayısıyla diğer kitaplara, yardımcı kitaplara yönlendirildiğini söylüyorlar. İşte, böyle baktığınız zaman öğretmenlerimiz için her ne kadar pembe bir tablo çizilse de bugün öğretmenlerimizin çok sorunu var” diyen Kanko, “24 Kasım Öğretmenler Günü vesilesiyle başta eşim olmak üzere tüm öğretmenlerimize saygılarımı sunuyorum” ifadelerini kullandı.