Prof. Dr. İbrahimgil: "Balkanlar’daki Türk nüfusunu korumamız lazım"
Kocaeli'de düzenlenen söyleşiye katılan öğretim üyesi Prof. Dr. Mehmet Zeki İbrahimgil, "Rumeli bir zamanlar tam manası ile bir Türk yurduydu. Biz Osmanlı’nın devamıyız ve orada sadece Türkler değil, Boşnaklar, Arnavutlar, Pomaklar ve Torbeşler de bize miras bırakılmış. Dolayısıyla, o bölgeye sahip çıkmak bizim tarihi misyonumuzdur" dedi
Kocaeli'de düzenlenen söyleşiye katılan öğretim üyesi Prof. Dr.
Mehmet Zeki İbrahimgil, "Rumeli bir zamanlar tam manası ile bir
Türk yurduydu. Biz Osmanlı’nın devamıyız ve orada sadece Türkler
değil, Boşnaklar, Arnavutlar, Pomaklar ve Torbeşler de bize miras
bırakılmış. Dolayısıyla, o bölgeye sahip çıkmak bizim tarihi
misyonumuzdur. Onların bir yüzü Türkiye’ye dönük, çok büyük
beklentileri var. Fakat maalesef Balkanlar’dan hala Türkiye’ye
göçler sürüyor, bunu durdurmamız lazım. Balkanlar’da 2 milyonluk
Türk nüfusu var, bunu azaltmak yerine artırmamız lazım" dedi.
Başiskele Belediyesi tarafından kazandırılan Kitaphane, dün akşam
Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet
Zeki İbrahimgil’in "Rumeli’de Osmanlı Kültür Mirası" konulu
söyleşisine ev sahipliği yaptı. Tarihçi-Yazar Volkan Şenel’in
moderatörlüğünde gerçekleştirilen söyleşi programında katılımcılara
önemli bilgiler aktaran Prof. Dr. İbrahimgil, Osmanlı Devleti’nin
Rumeli topraklarında yaptığı imar ve ihya çalışmalarını detaylı bir
şekilde anlattı. "Rumeli bir zamanlar tam manası ile bir Türk
yurduydu" diyen İbrahimgil, "Osmanlı Devleti, Rumeli’nin fethinden
sonra Anadolu’dan pek çok Yörük Türkmen aşiretini bir plan ve
program dahilinde bu bölgeye yerleştirdi. Türk nüfusunun artması
ile Türk şehirleri teşekkül etmeye başladı. Kurulan bu şehirlerde
pek çok cami, mescit, medrese, han, hamam, köprü gibi dini ve
sosyal tesisler inşa edildi. Osmanlı, 20. yüzyılın başlarına kadar
500 yıldan fazla hakim olduğu Rumeli topraklarını da Anadolu gibi
imar ve ihya etmiş, ele geçirdiği bu topraklardaki mevcut eserleri
korumuş, hatta onarmış ve bunların yanı sıra kendi kültürünü
yansıtan eserler inşa etmiş. Bunu ise imparatorluğunun gereği
olarak görmüş. Hem yerliler hem de Anadolu’dan Balkanlar’a
getirilenler bu eserleri uzun yıllar kullanmıştır" diye
konuştu.
"BALKANLAR’DAKİ TÜRK NÜFUSUNU KORUMAMIZ LAZIM"
Son dönemlerde Rumeli’de irtibat artışı olduğunu vurgulayan Prof. Dr. İbrahimgil, “Gönül coğrafyamızın en önemli parçalarından biri olan Rumeli’de bağlar yeniden kuruluyor. Devletimiz, sivil toplum kuruluşlarımız Rumeli’ye sahip çıkmaya başladı. Aslında biz Osmanlı’nın devamıyız ve orada sadece Türkler değil, Boşnaklar, Arnavutlar, Pomaklar ve Torbeşler de bize miras bırakılmış. Dolayısıyla, o bölgeye sahip çıkmak bizim tarihi misyonumuzdur. Onların bir yüzü Türkiye’ye dönük, çok büyük beklentileri var. Fakat maalesef Balkanlar’dan hala Türkiye’ye göçler sürüyor, bunu durdurmamız lazım. Çünkü hem Türkiye hem de Balkanlar için akrabalarımızın, soydaşlarımızın o bölgede kalması çok önemli. Balkanlar’da 2 milyonluk Türk nüfusu var, bunu azaltmak yerine artırmamız lazım. Bu da devlet politikasıyla mümkün olur. Devlet adamlarımız sık sık oralara gitmeli. Kültür miraslarımızı korumaya ve ihya etme çalışmalarına önem göstermeye devam etmeliyiz" ifadelerini kullandı.