Kocaeli ve Sakarya'ya büyük uyuşturucu operasyonu
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Kocaeli ve Sakarya’da gerçekleştirilen, ‘Kökünü Kurutma Operasyonu’nun detaylarını açıkladı. Bakan Soylu, “İki ilde 2 bin 67 arkadaşımız, 3 deniz liman botu, iki helikopter, 11 mini İHA, 29 narkotik köpeğinin katılımı ile eş zamanlı gerçekleşti. 307 hedeften 269’u gözaltına alındı" dedi
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Kocaeli ve Sakarya’da
gerçekleştirilen, ‘Kökünü Kurutma Operasyonu’nun detaylarını
açıkladı. Bakan Soylu, “İki ilde 2 bin 67 arkadaşımız, 3 deniz
liman botu, iki helikopter, 11 mini İHA, 29 narkotik köpeğinin
katılımı ile eş zamanlı gerçekleşti. 307 hedeften 269’u gözaltına
alındı. Avrupa, dünya kendi raporlarında Türkiye'nin mücadelesini
ortaya koymaktadır ama kendi devletini narko devlet olarak
suçlamaya çalışan gafiller her zaman olacaktır. Tarihin her
döneminde oldu” dedi.
Kocaeli ve Sakarya Emniyet Müdürlüğü ekipleri, ‘Kökünü Kurutma
Operasyonu’ çerçevesinde, uyuşturucu satıcılarına yönelik
belirledikleri adreslere bu sabah operasyon başlattı. Kocaeli ve
Sakarya’da devam eden büyük uyuşturucu operasyonunun detaylarını
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Kocaeli Emniyet Müdürlüğü’nde
açıkladı.
Sabah 04.00’de Kocaeli, 05.30’da Sakarya’daki ekiplerin operasyona
çıktığını belirten İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, “3 aylık bir
çalışma. Uyuşturucu ile mücadele, uyuşturucu satıcıları, bunları
çekip çevirenlerle ilgili. Kocaeli merkezli 111, Sakarya merkezli
196 olmak üzere toplam 307 şüphelinin, uyuşturucu madde ticareti
suçundan yakalanması başta olmak üzere, gerçekleşen operasyonda,
iki ilde 2 bin 67 arkadaşımız, 3 deniz liman botu, iki helikopter,
11 mini İHA, 29 narkotik köpeğinin katılımı ile eş zamanlı
gerçekleşti. 307 hedeften 269’u gözaltına alındı” dedi.
“Bu operasyonun amacı, uyuşturucu satış mekanizmasını tamamen
çökertmek”
Bu operasyonların amacının, uyuşturucu satış mekanizmasını tamamen
çökertmek olduğunu söyleyen Bakan Soylu, “Hareketsiz hale
getirebilmek. Avrupa uyuşturucu ile mücadelede pes etmiş
durumdadır. Bütün ülkelerde uyuşturucu kullanımı serbest
bırakılmıştır. Narkotik shoplar açılmakta, şırıngalar
dağıtılmaktadır. Kendilerince, kontrollü mekanizma uygulayarak,
esas itibari ile uyuşturucu arzının sürekli olarak akmasına
sebebiyet teşkil etmektedir. Sadece Belçika limanına geçen yıl
gelen Kokain miktarı, bir yakalamada 70 tondur. Bu büyük bir
tehlikedir. Türkiye Avrupa gibi teslim olmuş değildir. Hangi
uyuşturucu türevi çıkarsa çıksın bununla mücadeleyi, kendine bir
milli mücadele zemini olarak görmektedir. Nesillerimiz,
geleceğimiz, gençlerimizin ve çocuklarımızın korunması, muhafaza
edilmesi için. 15 Temmuz’dan önce, uyuşturucunun ancak dörtte biri,
doğuda ve güney doğuda yakalanıyor idi. Şu anda, dörtte üçü orada
yakalanıyor” diye konuştu.
“Eroin rotası değişmiştir”
Eroin rotasının değiştiğini kaydeden Bakan Soylu, “Eroin rotası
değişmiştir. Türkiye’nin ortaya koyduğu baskılar neticesinde.
Captagon rotası değişmiştir. Bonzai’de çok ciddi bir azalma söz
konusu. Metamfetamin’in yaygınlığını önlemek için ciddi bir çalışma
gerçekleştiriyoruz. Bu yıl şu ana kadar 15 ton metamfetamin
yakaladık. Bastığımız alandaki maddenin yerine başka bir madde
ikame etmek için uluslararası sistemin varlığının unutmamak lazım.
Geçen yıl yakalanan eroin miktarı 22 ton, bu yıl ise 8.5, 9 ton
civarı. Rota değişti. Akdeniz’e döndü. Bu baskıdan ve karşı karşıya
kaldıkları zarardan dolayı. Yüzde 71 uyuşturucudaki ölümler azaldı.
Bu yıl itibariyle de aşağıya gidiyoruz. Bir çok projeyi eş zamanlı,
sahadaki araştırmaların ardından gerçekleştirmeye çalışıyoruz.
Polis, jandarma, valilerimiz, sınırdaki mehmetcik, gümrük muhafaza…
Türkiye topyekûn uyuşturucu ile mücadele ortaya koymaktadır.
Türkiye dünyaya örnek bir çalışma sergilemektedir. Bunun
karşılığında da, ilk kez satıcılığa bulaşmış kişi sayısı son iki
yılda, uzun yılın ardından düşüş sergilemektedir. Yargı ile ortaya
koymuş olduğumuz eş zamanlı mücadelede karşılığını vermektedir.
Saha baskısını devam ettireceğiz. Çocuklarımızı, okullarımızı,
gençlerimizi, çalışan gençlerimizi, buraya ulaştırmak isteyenlerle
kökünü kurutana kadar mücadele edeceğiz. Bütün arkadaşlarımız ile
birlikte bu mücadeleyi biz kazanacağız” şeklinde konuştu.
İnsansız hava araçları, helikopterlerin operasyona katıldığını
ifade eden Bakan Soylu, “KGYS sistemlerimiz ile anı anına takip
edebilme kabiliyetine sahibiz. Bütün teknolojilerimizi
kullanıyoruz. İnsansız hava araçlarımız sınırlarda bize büyük bir
destek ortaya koyuyorlar. Yeni bir haber daha vereyim; dün şükürler
olsun daha önce jandarma ile destekliyordu, sahil güvenliğimizin
insansız hava araçları operasyonlarını. Şimdi sahil güvenliğimiz
Ege'de kendi insansız hava araçları bayraktarlarla beraber, hem
göçmen mücadelesini, hem de sahil güvenliğin üzerinde bulunan diğer
kolluk hizmetlerini yapabilme kabiliyetine sahip olmaktadır. Allah
devletimizi var etsin” dedi.
Uyuşturucunun, terör örgütleri ile bağlantılı olduğunu ifade eden Bakan Soylu, “Bu yıl şu ana kadar 101 milyon kök kenevir yakalandı. 9 milyon da skunk bitkisi, yani 110 milyon. 110 milyon kenevir direkt PKK'ya, terörün finansmanı için aktarılacak idi. Jandarmamızın ve polisimizin de bu konuda amansız mücadelesi, Türkiye'de PKK'nın en önemli finans ayaklarından birisini kesmiş, ortadan kaldırmıştır. Önümüzdeki yıl bu konuda farklı bir metot uygulayacağız. Arkadaşlarımızla buna karar verdik. Daha farklı ve daha başarılı neticeler elde edebileceğimiz metotlar uygulayacağız. Şunu ifade etmek istiyorum, bunlar birbirlerinin tamamlayıcısıdır. Bu uzun zamandır böyledir, bu şehirlere sirayet ettiği zamanda yanına bir de asayiş gelmektedir. Onun için bunların topyekûnu ile mücadele ettiğimiz zaman, hem ülkemiz huzurlu, hem terör örgütlerinin bu konudaki finansmanını ortadan kaldıran bir anlayışı sevk etmiş olacağız” şeklinde konuştu.
Operasyonların, uyuşturucunun kökünü kurutana kadar devam
edeceğini söyleyen Bakan Soylu, “Sahaya bastıkça ve biz keneviri
ortadan kaldırdığınız zaman, eroin rotasını değiştirdiğiniz an,
yeni bir maddeyi sokmaya çalışıyorlar. Biz her yıl öncesi, o yılın
bu konudaki tehditlerini ve mücadelemizin hangi alanda
olabileceğini sıralarız. Tabi bunu ömründe ilk kez görenler,
ömründe ilk kez vakıf olanlar, FETÖ terör örgütünün üflemeleriyle
birlikte, sanki kendileri tespit etmişler gibi ortaya koyuyorlar.
Bu devlet bugün var olmuş bir devlet değildir. Bu devletin
hassasiyetleri, refleksleri, stratejisi, politikaları var. Bu
devletin bir hafızası var ve bu devletin bugüne kadar elde etmiş
olduğu bir tecrübe var. Bütün bunlarla beraber yürüttüğü bir
mücadele var. Terör, uyuşturucu, organize suç, kaçakçılık, sınır
aşan suçlar alanında birçok tecrübesi var. Bu tecrübesini sanki
kendisi elde etmiş gibi, bizim yılların birikimiyle ortaya koymuş
olduğumuz raporları, dünyayı takip ederek gerçekleştirdiğimiz
tespitleri, sanki kendisi yapıyormuş gibi ortaya koyanlar var.
Anlaşılıyor ki maalesef yurt dışından birçok alanda katkı ve destek
alanlar, FETÖ konusunda da, tezvirata, dedikoduya dayalı, devlete
iftiraya dayalı, cari açığımızın uyuşturucudan kapatıldığına
yönelik, belki de tarihin en acımasız, bir devlete karşı
yapılabilecek en büyük iftirayı içeren, bu anlayışına karşı
elindeki raporları sallıyorlar. Raporlarda bizim raporlarımız.
Raporlar bizim tecrübemizle, saha bilgimizle hazırlanan raporlar.
İnanıyorum ki milletimiz bu mücadeleyi görmektedir ve sonuna kadar
da bu mücadeleye, samimiyetimize inanmaktadır. Avrupa, dünya kendi
raporlarında Türkiye'nin mücadelesini ortaya koymaktadır ama kendi
devletini narko devlet olarak suçlamaya çalışan gafiller her zaman
olacaktır. Tarihin her döneminde oldu. Biz işimize bakacağız ve
Türkiye'de kökünü kurutana kadar bu mücadeleye devam edeceğiz.
Annelerin de yanında olacağız, bu işe bulaşan çocukların
kurtulmasının da yanında olacağız” ifadelerini kullandı.
Basın açıklamasında Emniyet Genel Müdürü Mehmet Aktaş, Emniyet
Genel Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Daire Başkanı İbrahim
Seydioğulları, Kocaeli Valisi Seddar Yavuz, Sakarya Valisi Çetin
Oktay Kaldırım, Kocaeli Emniyet Müdürü Veysal Tipioğlu, Sakarya
Emniyet Müdürü Selçuk Doğuş, Kocaeli İl Jandarma Komutanı Albay
Yavuz Selim Kapancı da hazır bulundu.