Kılıçdaroğlu Türkiye’yi küllerinden doğuracak vizyonunu açıkladı!
İkinci Yüzyıla Çağrı Toplantısı’nda konuşan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, açıkladığı vizyon çalışmasıyla ülkenin küllerinden yeniden doğacağını söyledi
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, İstanbul Lütfi Kırdar Kongre
Merkezi'ndeki vizyon toplantısında, Türkiye'yi ekonomik krizden
çıkaracak istikrarlı büyüme modelini açıkladı. Kılıçdaroğlu,
şunları söyledi: “Net anlaşılsın istiyorum; Türkiye'yi tek bir kişi
değil, liyakate dayalı bir sistem yönetecek. Açıkça söylüyorum!
Türkiye'nin kökten bir değişime ihtiyacı var. Herkes için çalışan
bir sisteme ihtiyacı var. Bakın görüyorsunuz, böyle bir Türkiye
mümkün ve emin olun iktidara geliyoruz ve bu köklü dönüşümü
gerçekleştireceğiz. Bu ülkede hiç kimse korkuyla uyanmayacak.
Vatandaş, çalışan bir sistemin yani oluşturacağımız sistemin, ülke
ekonomisini, sanayisini, esnafını, emekçisini koruyacak, bunu çok
iyi bilecek.
*Bireyler, yönetenler gelip gidecek, ama ülke bir daha asla
savrulmayacak. Bu benim, güzel ülkeme bırakacağım, en büyük ve en
güzel mirasım olacak.
6 LİDER BİRLİKTE YÜRÜMEYE DEVAM EDECEĞİZ
Bir de siyasal bizim birlikteliğimiz var tabii. Yani 6'lı masa.
Türkiye için bir araya gelen, kalbi Türkiye için atan, 6 vatansever
liderin masasıdır o. Bu değerli insanların en büyük motivasyonu,
aldıkları ya da alacakları oylarda değil! “Ülke söz konusu olunca,
ideolojik farklılıklar teferruattır” dememiz, bu masanın en büyük
gücüdür.
Zorbalığa direnen, her türlü kara propagandaya rağmen kenetlenen 6
lideriz biz. Türkiye için kenetlendik! Halkımızın haysiyetli yaşamı
için kenetlendik.
Biz 6 lider olarak, birlikte yürümeye devam edeceğiz. Türkiye'de
gerçek bir demokrasi inşa edeceğiz. Anayasamız hazır. Ekiplerimiz
ve kadrolarımız, gece gündüz ortak bir program için çalışıyorlar.
Bizim siyasi, ahlaki ve vicdani birliğimiz; bakın bu birlikteliği
bir daha ifade edeyim, ahlaki ve vicdani diyorum.
BÜTÜN DÜNYA BİLİYOR
Meral Hanım'ın partisini kurarken nasıl bir mücadele verdiğini,
ben çok iyi biliyorum. Meral Hanım merttir. Temel Bey bu 6'lı
masaya kurarken, sırtına nasıl bir yük yükleneceğini bilmiyor
muydu? Biliyordu. Ama Temel Bey bilgedir ve cesurdur. Ahmet Bey'le
vatan söz konusu olduğunda bir araya gelmekten bir an bile tereddüt
etmedik.
Onun deneyimi ve entelektüel birikimi bize her türlü katkıyı
sağlayacak. Ben Gültekin Bey'de Menderes ve Demirel'in gençliğini,
onların ruhunu görüyorum. Ali Babacan'ın uygulama tecrübesini ve
başarısını biliyorum, altını çiziyorum, bütün dünya da bu gerçeği
biliyor.
Yani özetle, bu zaferi iyi, cesur ve yürekli, dürüst insanlar
kazanacak. Türkiye dahil dünyanın her yerinden, işinde en iyi
uzmanlar ve siyaset üstü vatanseverlerimizle, bunun için buluştum.
6'lı masayı oluşturan partilerimizin de çok iyi kadroları var. Bu
değerli insanlarla birlikte çalışıyoruz.
“BAY KEMAL BU SORUNU DA ÇÖZDÜ”
Tabii ki en iyileri bulmak yetmez. Onların elini de güçlendirmek
gerekir. Bu büyük birlikteliğin başarılı olması için kaynağa
ihtiyaç var. Açık ve net söylüyorum, Bay Kemal bu sorunu da
çözdü.
İktidarımızın ilk 6 ayında, milletimizin ferahlaması için hızlı
çözümlerimiz hazır. İlk adım halkımıza nefes aldırmak, sonra kalıcı
refahı sağlayacağız.
Gerçekleştirdiğim uluslararası temaslarda, toplamda 5 trilyon 461
milyar dolarlık fon yöneten yatırım bankaları ve girişim sermayesi
fonlarıyla verimli toplantılar yaptım. Aralarında tefeci yoktu.
Aralarında kara para sahipleri yoktu. Aralarında baronlar yoktu,
şaibeli kişiler yoktu.
Peki ne vardı? Dijital teknoloji vardı, yapay zekâ vardı, makine
öğrenimi, finansal teknolojiler ve yeşil enerji gibi önemli
sektörlere, büyük yatırımlar yapan kurumlar vardı.
75 MİLYAR DOLAR YATIRIM ALACAĞIZ
İktidarımızın ilk 3 yılında, en az 100 milyar dolar doğrudan
yatırım gelecek. Ben bu parayı getireceğim. Peki bu yeterli mi?
Hayır!
*Dünyanın her yerinde bağımsız çok büyük varlık fonları var.
İktidarımızın ilk üç yılında, onlardan da en az 75 milyar dolar
yatırım alacağız. Ayrıca yeri-yurdu, kaynağı belli, temiz ve
sürdürülebilir fonlardan en az 150 milyar dolar yatırım
getireceğiz. Özellikle hedefimiz Avrupa'nın ve Uzakdoğu'nun emekli
fonları olacak. Norveç ve Singapur gibi…
Peki sadece bu kadar mı? Hayır. Türkiye büyük kaynaklara ve
potansiyele sahip bir ülke. Ancak yolsuz yönetim yüzünden halkımız
hiçbir şeyden pay alamıyor.
Ama Bay Kemal, çetelerle ve yolsuzluk yapanlarla mücadele etme sözü
verdi. Çünkü ben kirli sermayenin adamı olmam! Kirli sermayenin
çaldığı 418 milyar doları, borçları olarak deftere yazdım.
“BU PARAYI SİZDEN HUKUK İÇİNDE GERİ ALACAĞIM”
Ben biliyorum onların neden sürekli benimle görüşmek istiyorlar…
Neden aracılarla haber gönderiyorlar… Neden arkamdan iş
çeviriyorlar…
Neden anketçileri, sureti muhalefetten gözüken medya kalemlerini
satın alıyorlar… Kuruş kuruş, dünyanın neresinde neyiniz var
hepsini biliyorum. Bu parayı hukuk içerisinde sizden alacağım,
kurtulamazsınız.
“ÜCRETLİ ÇALIŞANLAR HAKLARI GERİ VERİLECEK”
Bu ülkede ücretli çalışanlara hiçbir zaman büyümeden pay
verilmedi. Yetmezmiş gibi, sahte enflasyon oranıyla çalışanların
maaşları gasp ediliyor. Bugün devleti yönetenlerin bu ülkenin
onurlu çalışanlarına borcu var. Bizim yaptığımız hesaplara göre,
devletin, maaş alanlara yani ücretlilere en az 300 milyar dolar
borcu var.
Biz, bu borcu ödemeye geliyoruz. Nasıl ödeyeceğiz? Çalışanlar için
gelir vergisi tarifesini yeniden düzenleyeceğiz. Sırtlarındaki
vergi yükünü alacağız. Para onların cebine yansıyacak ve biz
borcumuzu ödemiş olacağız. Gerçek zenginleşme de böyle olur sevgili
dostlarım. Halkın olanı halka geri vererek…
5 ANA KOLUNU AÇIKLADI
1. Güven ortamı ile yatırımı çekeceğiz, 2. Temiz yönetimle
halktan çalınanları halka iade edeceğiz. 3. Akılcı yönetimle
Türkiye'yi hızla krizden çıkaracağız.
Bunları yapacağız. Ama yetmez! Halkımızı zenginleştireceğiz. Kalıcı
refaha ulaşacağız.
Vizyonumuz, yol haritamız, projelerimiz hazır. Tüm bu
projelerimizi, ‘Türkiye'nin ikinci yüzyılını inşa etme' başlığı
altında birleştirdim. Halkımızı kalıcı zenginliğe ulaştıracak
projelerimizi beş kolona ayırdım.
Çok sayıda somut proje üzerinde çalıştık. Birkaçını şimdi
anlatacağım. Geri kalanını ise, önümüzdeki günlerde teker teker
açıklayacağım. Gelelim başlıca kolonlara;
BİRİNCİ KOLON ENDÜSTRİYEL DÖNÜŞÜM:
*Bugün detaylarını Sayın Rifkin ve Sayın Böke'den dinlediğiniz,
‘ENDÜSTRİYEL DÖNÜŞÜMÜ' gerçekleştirmek. Türkiye'nin uluslararası
rekabet gücünü artırarak, topyekûn kalkınmayı böyle
sağlayacağız.
*Tüm Türkiye'yi kapsayacak bir üretim-ticaret-finans ağı kuracağız.
50 ili kapsayan 8 bölgede, özel ekonomi bölgeleri oluşturacağız.
Esnek, kendine özel mevzuata tabii, inovasyon odaklı özel ekonomi
bölgeleri olacak.
*Türkiye genelinde bir üretim ve ihracat hareketi başlatacağız.
Bahsettiğim modelde limanlar, tersaneler, tarım bölgeleri ve
dijital yatırım bölgeleri var. Tüm Türkiye üretecek. Başta İstanbul
olmak üzere, metropollere yığılan nüfus, içi boşaltılan Anadolu'da
istihdam imkânı bulacak. Böylelikle bu modelde, Marmara ve Ege
bölgesinden tersine göç teşvik edilecek.
İKİNCİ KOLON İŞGÜCÜ DÖNÜŞÜMÜ:
*Bu kalkınmayı gerçekleştirmek için, eğitimde fırsat eşitliğine,
üniversitelerimizin bilgi üretmesine, yüksek yetenek inşasına ve bu
köklü dönüşümü gerçekleştirecek nitelikli iş gücüne ihtiyacımız
var. Bunu hızla hayata geçireceğiz.
ÜÇÜNCÜ KOLON ENERJİ:
*Dünyanın içinde bulunduğu enerji krizi derinleşiyor. Bu yüzden
enerjide bağımsızlığımızı sağlamak, önceliğimiz olacak. Bunun iki
yolu var: Birincisi temiz enerjiye yatırım yapmak. İkincisi ise
özellikle Akdeniz havzasındaki avantajlı konumumuzu kullanmak.
Türkiye'yi enerjide tek kutuplu konumdan çıkarıp, herkesin
güvendiği bir iş ortağına dönüştürmek.
*Türkiye'yi enerji depolama, işletme ve dağıtım merkezi haline
getirmek. Unutmayınız… Yer altı kaynaklarına sahip olup olmamak
bizim elimizde değil, ama yüksek teknoloji ile iş yapmak ve refaha
ulaşmak bizim elimizdedir! Bir başka anlatımla, petrolün nerede
olacağını tayin edemeyiz. Ama çipin nerede üretileceğine biz karar
verebiliriz. 21. yüzyılın en önemli yarış alanı çip üretimidir.
*Tabii enerji krizi, karşı karşıya kaldığımız tek global kriz
değil. Önümüzdeki yıllarda daha da artacak olan gıda krizi var.
DÖRDÜNCÜ KOLON GIDA BOLLUĞU VE BEREKETİ:
*Aç çocuklarla, endüstriyel devrimi gerçekleştiremeyiz.
Milletimizin en büyük zenginliklerinden biri bereketli
topraklarımız. Bu beceriksiz yönetim bizi buğdaya da nohuta da dışa
bağımlı hale getirdi.
*Artık egemenliğimizi kısıtlayan bu düzeni değiştireceğiz.
Göreceksiniz, yaşayacaksınız, Türkiye'yi tarım ve hayvancılıkta
bölgenin en güçlü ülkesi haline getireceğiz. Çok kısa bir süre
içinde de ihracat devi olacağız. Havza bazlı planlama yapacağız,
ekilmedik toprak bırakmayacağız.
*Hiçbir çiftçimiz asla zarar etmeyecek. Süt üreten de kazanacak, et
üreten de kazanacak. Hiçbir çocuğumuz bu topraklarda yatağa aç
girmeyecek. Nokta!
BEŞİNCİ KOLON HIZLI İSTİHDAM ARTIŞI:
*Projelerimiz ile bu bölgelerde, ilk etapta yaklaşık 3.5 milyon
kişi istihdam edilecek. Sürdürülebilir iş edinme programları
başlatılacak. 5 yıl içinde 13 milyon 500 bin kişi, sürdürülebilir
iş edinme programlarına dahil edilecek.
*Tüm bunları gerçekleştirdiğimizde halkımız zenginleşecek. Kişi
başına düşen milli gelirimizi, 20 bin doların üzerine çıkaracağız.
Emeğin değeri artacak. Temiz yönetim ve güçlü sosyal devletle,
gelir ve fırsat eşitliği sağlanacak.
PROJELERİ ÖZETLEDİ
*Ben şimdi vizyonumuzu, kısaca özetlemek istiyorum sizlere…
Sayın Rifkin'in, Almanya ve Çin'de yaptığı çığır açan endüstriyel
dönüşümü Türkiye'de de yapacağız. Selin Hanım, üretimi
dönüştürürken 3 temel hedefi gözeteceğimizi söyledi.
*Güvenceli işler yapmak, teknolojik dönüşümü ve yeşil üretimi
sağlamak. Daron Acemoğlu dedi ki: ‘Sağlıklı bir Türkiye
ekonomisinin olmazsa olmazı demokrasidir', demokrasiyi inşa
edeceğiz.
*Faik Bey dedi ki: ‘Türkiye Kral değil, kural istiyor”, kurallı
ekonomiyi getireceğiz. Hacer Hanım, aileyi nasıl koruyacağımızı ve
yoksulluğu nasıl bitireceğimizi anlattı. Ufuk Bey, Türkiye için
sanayi ve istihdam alanında yapılması gerekenleri verilerle
anlattı. Refet Bey, makroekonominin hangi anlayışla yönetileceğini
aktardı. Hakan Bey, para politikalarının Türkiye'yi nasıl hızla
zenginleştireceğini konuştu.
*Değerli dostlarım, yol arkadaşlarım; özetle siyasetle, siyaset
üstü liyakatli kadrolar bir arada çalışacak. Çalışma prensipleri,
asla sıcak siyasetin ajandasına kurban edilemeyecek. Gelen
iktidarlar ekonomiyi, sanayiyi, kendi siyasal ajandalarına göre
manipüle edemeyecekler. Bağımsız kalması gereken kurumlar, bağımsız
kalacak.
*Çünkü inşa edeceğimiz büyük güç birliği, kalıcı bir sisteme
dönüşecek. Ve kuracağımız sistem, devletin rasyonel yönetilmesi
gereken can damarlarını koruyacak. Sistem güçlenince, ülke artık
sürekli yapısal krizlerle de asla karşı karşıya kalmayacak.
*Şu an iktidarın girdiği enflasyonist ve değersiz TL ekonomisiyle,
emeği ucuzlatan politikaları, derhal çöp sepetine atacağız. Bunun
yolu, endüstriyel dönüşümü sağlamaktır. Burada da ekiplerimiz
hazır. Birinci ve ikinci sanayi devrimlerine geç kaldık. Emin olun
ki ortaya koyduğumuz bu vizyonla yeni sanayi devriminin tam
merkezinde olacağız.
*İşte böyle yapacağız… Merak etmeyin, söylediğim gibi, bu dönüşümü
gerçekleştirecek parayı da buldum. Altyapıyı kurguladık; planımız,
projelerimiz ve insan kaynağımız hazır.
*Önce teknolojik yatırımları Türkiye'ye davet edeceğiz, endüstriyel
altyapıyı dönüştüreceğiz, vizyonumuzu hayata geçireceğiz. Böylece
Türkiye kalkınacak ve zenginleşecek. Daha da önemlisi, bu zenginlik
tabana yayılacak. Halk zenginleşecek. Refah adil dağıtılacak. Güçlü
bir sosyal devlet ile Cumhuriyetin ikinci yüzyılında, halkımızı hak
ettiği refaha ulaştıracağız.
*Zengini zenginleştiren, fakiri fakirleştiren bu düzenin sonuna
geldik artık. Yanımızda en iyi insanlar var. Elimizde olanaklar
var. O zaman yapılacak tek bir şey kaldı: Kazanmak! İnanın
başaracağız ve inanın kazanacağız! 6'lı masa hem
Cumhurbaşkanlığını; hem de Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde
çoğunluğu alacak.
ATATÜRK’ÜN O SÖZÜNÜ HATIRLATTI
*İzmir İktisat Kongresi'nin açılış konuşmasında, Gazi Mustafa
Kemal Atatürk, bize miras olan şu cümleyi söylüyor: “Halkın sesi,
Hakk'ın sesidir.” Biz, Cumhuriyet Halk Partisi'yiz, halkın sesiyiz,
hakkın mücadelesini veriyoruz. Adalet istiyoruz.
*Açık konuşmak zorundayım. Önümüzde, aylar sürecek uzun mücadeleler
ve ıstıraplar var. Korkunç kara propagandalar olacak. Çünkü medya
ve kamu kaynakları onların elinde. Ama sonunda hak galip gelecek;
halk galip gelecek.
*Bu her zaman böyle olmuştur. Çünkü halkın sesi, hakkın sesidir.
Lamı cimi yok; bu zorba gidecek! Halktan çaldıkları her şey, yine
halka dönecek. Zafer bizim olacak!
“AYAĞA KALKIN”
*Bunun için; doğrul milletim diyorum, doğrul milletim! Asla
başını eğme. Ayağa kalkın gençler! Ayağa kalkın kadınlar! Ayağa
kalkın çocuklar! Bundan sonra hiçbir şey eskisi gibi olmayacak! Söz
veriyorum bu ülkeye hak, hukuk, adalet mutlaka gelecek!
*Ve söz veriyorum bu ülke yeniden doğacak. Söz veriyorum Atatürk'ün
vizyonunu hayata geçireceğiz. Ve söz veriyorum yaşama sevincimizi
geri alacağız. Çünkü, ancak biz kazanırsak Türkiye kazanır!
*Önce kendinizi alkışlayın! İktidara geliyorsunuz… İktidara
geliyoruz iktidara! Haydi alkışlayın!
Dünyanın gözünün içine bakın.
Ve haykırın! Ey dünya! Türkiye senin ucuz iş gücü alanın olmayacak!
Türkiye senin mülteci kampın olmayacak! Türkiye senin çöp depolama
alanın olmayacak! Ben sana rakip olacağım! Sana rakip olmak için
geliyoruz ey dünya, sana rakip olmak için! Bu ülke küllerinden
yeniden doğacak.
*Türkiye bir yıldız gibi parlayacak! Yeni Türkiye hayalimiz için
yola çıkıyoruz!
Hayırlı, uğurlu olsun… Haydi arkadaşlar,
başlıyoruz!