Evli çiftler takım yönetiyor!
Daha önce futbol sahalarında hiç görülmemiş bir olay Kocaeli’de meydana geldi. Tuğba-Göktan Arpacı çifti, Süper Amatör Ligi takımlarından Şirinspor’un teknik sorumluluğunu üstlendi. Böylelikle ilk kez bir futbol takımını karı-koca beraber çalıştırırken takım içi aile ortamına katkısı görenlerin ilgisini çekiyor.

Kocaeli’de Süper Amatör Lig 1. Küme’de mücadele eden Şirinspor, Türkiye’de eşi benzeri görülmemiş bir modele imzasını attı. Takımın teknik sorumluluğunu karı-koca beraber üstleniyor. Kartepe ilçesinin Şirinsulhiye mahallesinde bulunan takım, yeni oluşumuyla beraber aile ortamının örneklerini sunuyor. Geçtiğimiz sezonlarda takımın kalesini koruyan Göktan Arpacı, talihsiz bir sakatlıkla futbolu bıraktı. Kulüp başkanı Hasan Cebeci, Göktan Arpacı’ya takımın teknik sorumluluğunu üstlenmesi için teklif sundu. Kararı düşünen Göktan Arpacı, eski profesyonel basketbolcu olan aynı zamanda spor akademisi mezunu olan eşi Tuğba Arpacı ile beraber teklifi kabul etti. Teknik sorumluluğu Göktan Arpacı üstlenirken, yardımcı antrenörlük ve kondisyonerliği de Tuğba Arpacı üstleniyor. Alt yapıyı da beraber yöneten genç çift, sporcuları antrenmana getiren ailelerin de takdirini topluyor. Yeni deneyimlerinin heyecanını paylaşan Arpacı çifti, açıklamalarda bulundu.
“Yepyeni bir serüvene başladım”
Öğrenmeye ve yeni şeyler denemeye her daim meraklı olduğunu
belirten Tuğba Arpacı, “Küçüklüğümden beri istediğim şeyleri
öğrenme çabası içerisine oldum. Anneme yardım etmek için mutfağa
giriyordum, annem beni kovuyordu ama babaannem geri alıyordu. Yani,
bir şekilde giriyordum. Ya da örgü ördüklerinde ben de merak edip
hemen öğreniyordum. Lisede de basketbol takımındayken bir yandan
korfbolu da öğrenmiştim. Kocaeli Üniversitesinde öğrenciyken milli
takıma seçildim. Üniversite okurken kendini ne kadar
geliştirebilirsen ilerisi için iş sektörün o kadar geniş oluyor.
Kendimi elimden geldiğince geliştirmeyi hedefledim. Zumba ve plates
belgelerimi aldım. Özel eğitimler ve yüzme dersleri veriyorum.
Şimdi de yepyeni bir futbol serüvenine başladım” dedi.
“Futbolda kendimi geliştirip bir takım yönetmeyi
istiyorum”
Kazanacağı deneyimlerle ileride tek başına bir kadın ya da erkek
takımı çalıştırma fikrine de sıcak baktığını belirten Tuğba Arpacı,
“Burası çok güzel bir köy takımı ve bu köy takımında çok güzel
potansiyeller var. Sadece erkek değil kadın sporcular için de bu
potansiyel geçerli. Ben de çeşitli sertifikalarımı aldıktan sonra
burada bir oluşum yapıp belki kadın takımı ortaya çıkarabilirim.
Açıkçası istiyorum ve bunun için gerekli ilk basamak belgemi aldım.
İkinci basamak belgemi de almayı hedefliyorum. Bu daha ilk senemiz.
Kendim ne kadar çok şey öğrenebilirsem hepsi artı oluyor. Burada
çeşitli aktiviteler yapmayı hedefliyoruz. Gerek kadın takımı
gerekse çocuklara jimnastik ya da başka branşlarda eğitimler vermek
gibi yani, futbolda kendimi geliştirip bir takım yönetmeyi
istiyorum. Genelde kadınlar daha naif, daha kibar oluyor. Ben
aksine sporculuğun vermiş olduğu bir şeyle sahaya girdiğim anda o
naifliği, kibarlığı bir kenara bırakıyorum. Hiç kimsenin gözünün
yaşına bakmıyorum ve antrenmanların hepsi benim için aynı değerde.
Aynı disiplinde devam ederek antrenmanlarımı yaptırıyorum. O yüzden
neden olmasın, belki bir erkek takımının başında da ben olabilirim”
diye konuştu.
“Annelik duygusuyla, çocuğumu eğitiyormuş gibi
davranıyorum”
Takım tarafından kendisinin teknik sorumluluğunun saygıyla
karşılandığını belirten Arpacı, “Antrenmanlara ilk başladığımızda
bana karşı inanılmaz bir saygı vardı. Aynı şekilde annelik
duygusuyla zaten çocuğumu eğitiyormuş gibi elimden gelen verimi
sağlamaya çalışıyorum. Davranışımı o şekilde sergiliyorum.
Başladığım günden beri hiç kimsenin bir saygısızlığını ya da kötü
sözünü görmedim. İlk serüvenimiz olduğu için biz de yeni göreceğiz
aslında ama işin içinde kadın olunca herkes söylediği sözlere,
yaptığı davranışlara biraz daha dikkat ediyor. Takımda önce
Göktan’ın sözü geçiyor. Evde de onun sözü geçiyor. Bir şey
söylediğimde ‘Tamam hayatım’ diyor ve netice olarak onun sözü
geçmiş oluyor” şeklinde konuştu.
“Saha içerisinde daha fazla vakit
geçiriyoruz”
İlkleri yaşadıklarını söyleyen ve eşiyle zaman geçirme açısından da
durumu değerlendiren Arpacı, “Açıkçası karı-koca tarafından
çalıştırılan benim bildiğim de başka bir takım yok. İlkleri
yaşıyoruz. İnşallah güzel sonuçlar elde ederiz bu modelle. Evde
çocuk olduğu için ben genelde çocukla ilgileniyorum. Göktan da
genelde maç ve maç analizleri izliyor. Saha içerisinde daha fazla
vakit geçiriyoruz. Aslında bu benim işime geliyor. Çünkü öbür türlü
Göktan yine olmayacaktı. Şimdi onunla beraber vakit geçirmiş
oluyorum. Bu durum da beni çok sevindiriyor. Havalar güzel
olduğunda kızımızı da getiriyoruz. Onun da spor içerisinde
büyümesini istiyoruz. Spor ortamının içerisinde büyümesinin çocuğun
gelişiminde çok olumlu bir rol oynayacağını düşünüyorum. Futbol
denilince akla hep erkek geliyor ama işin özüne bakınca çok özel
kadın futbol sporcularımız var. Çok güzel takımlar var. Türkiye’de
de yavaş yavaş bu oluşumlar devam ediyor. Biz bir ilk olacağız ve
belki de bizden feyiz alıp başka takımlar da bu modelle
ilerleyebilir” ifadelerine yer verdi.
“Aile ortamı oluşturmak istedik”
Şirinspor Teknik Sorumlusu Göktan Arpacı, “İşin en güzel yanı, hep
birlikte olmamız. Sürecin nasıl başladığına bakacak olursak da
zaten eşimin profesyonel basketbolculuk geçmişi vardı. Ben de bunun
meyvesini burada kullanmak istedim. Daha doğrusu, oynadığım
senelerde bence en büyük eksiklik futbol takımlarında bir
kadrolaşma olmamasıydı. Ben kendim senelerce kalecilik yaptım ama
pek kaleci antrenörü yoktu. Başkanımıza böyle bir proje sunduk,
kaleci antrenörümüz de olsun, kondisyonerimiz de olsun şeklinde.
Eşimi kondisyonerlik kısmında da kullanmak istedim çünkü
geçmişinden kaynaklı çok fazla bilgisi var. Süreç, başkanımızın da
bize güvenmesiyle bu şekilde başladı. Aile ortamı oluşturmak
istedik. Futbolda, amatör liglerde özlenen bir şeydi bu. Eşimle de
çalışma hayatımızdan dolayı çok fazla zaman geçiremiyorduk. En
azından şimdi birlikte zaman geçirme fırsatı yakalıyoruz. Öbür
türlü hiçbir şekilde zaman geçiremiyorduk. Burada şöyle bir artımız
var, kadın figürünün olması antrenmanlarda argo kelimesini tamamen
ortadan kaldırdı” dedi.
“Eşim, erkek futbol takımı çalıştırmak için izin istese
saygı duyardım”
İlerisi için bir kadın takımı oluşturmalarının gündemde olduğunu
söyleyen ve eşinin de tek başına takım çalıştırmasını nasıl
karşılayacağı konusunda da açıklama yapan Arpacı, “Başkanımız bize
sonsuz kredi veriyor. Eğer bir oluşum olursa bu köyde bir kadın
futbol takımı tabii ki de düşünüyoruz. Belki Kocaeli’nin lokomotifi
olan Kocaeli Kadın Futbol Kulübü’nden sonra ikincisi biz oluruz.
Bölgede olması gerektiğine de inanıyorum ve bu konuya sıcak
bakıyorum. Eşim, bir erkek futbol takımı çalıştırmak için izin
istese saygı duyardım. Çünkü bilgisi, donanımı bana göre çok çok
daha iyi. Ben senelerdir amatörde oynadım. Amatördeki gelişim çok
daha farklı ama onun almış olduğu akademik eğitim daha geniş çaplı
olduğu için saygı duyardım” diye konuştu.
“Aile ortamı oluşması beni çok
gururlandırdı”
Takımda oluşmaya başlayan aile ortamının kendisini çok mutlu
ettiğini söyleyen Şirinspor Başkanı Hasan Cebeci de durumu
değerlendirdi. Cebeci, “Antrenörümüz Göktan bizim 2 sene kalemizi
korudu. Geçen sene son maçta, play-off maçının 20. dakikasında kolu
omzundan çıktı. Göktan da hocalık lisansını aldı. Ben de ona, ‘Gel
bir yerden başla. Şampiyon yapmanın ya da küme düşürmenin hiçbir
önemi yok ama sen bizim çocuğumuz oldun’ dedim. O da düşünmek için
süre istedi. 1 ay sonra eşiyle beraber yanıma geldi. Eşi Tuğba
Hanım da kulübün birkaç maçına geldiğini söyledi. Spor akademisini
bitirmişti. Ben de o zaman, ‘Tamamdır, ben ikinizi buldum’ dedim.
İkisiyle beraber hem alt yapıyı hem üst yapıyı götürebileceğimizi
söyledim ve kabul ettiler. Takımımda aile ortamı olması çok önemli.
Hem bana gelen sporcularda hem de teknik heyette bir aile ortamı
oluştuğu için ben bu konuda çok gururlandım” şeklinde konuştu.