"Bugün 24 bin 800 civarında afet toplanma alanımız var"
17 Ağustos 1999 depreminin anma programına katılan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "Bugün 24 bin 800 civarında afet toplanma alanımız var. Kişi başına metrekare sayısını toplanma alanlarında 2-3 katına çıkarttık. Depremde, selde, afette ne yapacağımızı ortaya koyan stratejilerimiz, planlarımız, çalışmalarımız, hazırlıklarımız var" dedi.
17 Ağustos 1999 depreminin anma programı çerçevesinde Gölcük ilçesinde kortej yürüyüşü düzenlendi. Programa İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, 81 ilden gelen AFAD gönüllüleri, kent protokolü ve vatandaşlar katıldı. Yürüyüş öncesi basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Soylu, "Başımız sağ olsun, Allah rahmet eylesin. 1999, tam 23 yıl önce büyük bir travma yaşadık, hem bu travma hepimizde büyük tesirler ve acılar bıraktı. Birçok insan yakınını kaybetti. 23 yıl önce bugün bize bu acıları yaşatmasıyla birlikte, Türkiye afetler konusunda başlangıç yaptı. Oradan ders çıkardık. Her afetten çıkardığımız gibi, her yaşadığımız olaydan çıkardığımız gibi dersler çıkardık. Birçok hazırlıklar yapıldı, yapılıyor, yapılacak. Türkiye bu afetten sonra afete yönelik strateji oluşturdu. Afet öncesine, anına ve sonrasına yönelik planlar oluşturdu, adımlar attı. Hepimiz biliyoruz çocukluğumuzda siyah beyaz TV’lerde hepimiz gördük. 'Nerede bu devlet' diye vatandaşımızın yalnızlığı ve çaresizliği vardı. Bugün 2-2,5 yıldır Allah’a hamd olsun afetten afete koşuyoruz. Kimse 'Nerede bu devlet' demiyor. Hem afet öncesinde yapacağımız hazırlıkları bütün kapasite ve kabiliyetimizle yapıyoruz. Afet anında devletin tüm kurum kuruluşları, sivil toplum kuruluşları, vatandaşlarımızla birlikte afete maruz kalan bölgelere, vatandaşlarımıza, ticarethane ve evler dahil her yere devlet anında yetişmeye çalışıyor" dedi.
"BUGÜN 24 BİN 800 CİVARINDA AFET TOPLANMA ALANIMIZ
VAR"
'Biz depremi unutabiliriz ama deprem bizi unutmaz' diyen Soylu,
sözlerini şöyle sürdürdü:
"Depremle, yarın veya öbür gün olabilecek diye sözleşmemiz de söz
konusu değildir. Her an yine yeniden bir depremle karşı karşıya
kalabiliriz. Türkiye'nin bir afet bölgesi olduğunu kimse
unutmamalı. Türkiye'nin selden depreme kadar, orman yangınlarından
heyelana kadar, çığ düşmesinden kaya düşmesine kadar bir deprem
bölgesi olduğumuzu unutmamalı. Şunu da unutmamalı; 1980’den bugüne
kadar dünyada afetsellik 4 kat artmıştır ve artmaya devam
etmektedir. Bu konuda bütün tedbirlerimizi sadece devlet değil,
sadece sivil toplum kuruluşları değil, bir millet olarak eksiksiz
yerine getirmek durumundayız. Geçen yıl afet eğitim yılıydı. Bu yıl
afet tatbikat yılı. Geçen yıl 56 milyon insana bir şekilde afetle
ilgili dokunduk ve eğitim ortaya koymaya çalıştık. Bu yıl '54 bin
300 tatbikat dedik' ve bunu aştık. Birçok tatbikatlar yapıldı.
Kurumlar yaptı, okullar yaptı, madenlerde yapıldı. Çığ ve kar
tatbikatları yapıldı, tahliye tatbikatları yapıldı, sel
tatbikatları yapıldı, orman yangını tatbikatları yapıldı, yapılmaya
devam ediyor. Bütün bunları yapmaya çalışıyoruz. O günden bugüne
şöyle bir fark var. Bugün 24 bin 800 civarında afet toplanma
alanımız var. Kişi başına metrekare sayısını toplanma alanlarında
2-3 katına çıkarttık, barınma alanlarımız var. Depremde, selde,
afette ne yapacağımızı ortaya koyan stratejilerimiz, planlarımız,
çalışmalarımız, hazırlıklarımız var"
"TÜRKİYE BİRÇOK YENİLEŞME ORTAYA KOYDU"
Batı Karadeniz'de yaşanan sel felaketine değinen Bakan Soylu, "Batı
Karadeniz'de sel afeti yaşadık. Hepinizin cep telefonlarına
mesajlar geldi, hepiniz tedirgin oldunuz. Hepimizi uyandıran veya
hepimizi 'Acaba ne oluyor?' diye endişeye sevk edilen mesajlar
geldi. Mesaj uyarı sisteminden, ses sistemine kadar, AFAD mobil
uygulamasından yapılan barajların su tutulmasına kadar, kentsel
dönüşüme kadar bunun yanı sıra okulların depreme hazırlıklı hale
gelmesine kadar ve depreme dayanıklı olmayan binaların yıkılmasına
kadar, Türkiye 1999 depreminden sonra farkındalığa kadar, eğitime
kadar birçok yenileşme ortaya koydu, birçok adım attı ve tedbir
aldı. Bu tedbirleri devam ettiriyoruz" ifadelerini kullandı. Kortej
yürüyüşü, Kavaklı Sahili'nde son buldu.