DİSK Genel Başkanı’ndan Kocaeli’de asgari ücret mesajı!
DİSK Kocaeli Bölge Temsilciler Kurulu Toplantısı için Kocaeli’ye gelen DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, asgari ücret için net mesajlar verdi
DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, DİSK Kocaeli Bölge Temsilciler Kurulu Toplantısı’na katılmak için bugün İzmit’e geldi. İzmit Belediyesi Dernekler Yerleşkesi'nde gerçekleştirilen toplantıya; genel merkez yöneticileri, bölge temsilcileri ve bağlı sendikaların temsilcileri katıldı. Çerkezoğlu, toplantıda çok net mesajlar verdi ve asgari ücrete dikkat çekti.
Yoksulluk sınırı 100 bin TL’ye dayandı
Çerkezoğlu konuşmasında, “Türkiye’de açlık sınırı 30 bin liraya dayandı. Yoksulluk sınırı 90 bin lirayı çoktan geçti, 100 bin liraya doğru gidiyor. Bugün bir evde 4 kişi çalışsa bir yoksulluk sınırına ulaşamıyor. O nedenle asgari ücretin belirlenmesi süreci önemli. Asgari ücret sadece asgari ücretle çalışan işçilerin meselesi değil hepimiz için önemli. Asgari ücret milyonların meselesi, memleket meselesi. Türkiye’yi bir asgari ücretliler toplumu olmaktan kurtarmak için de sendikalaşmanın ve sendikal hakların önündeki engellerin kaldırılması şart” dedi.
“Bütün sınıf kardeşlerinin sesi”
Asgari ücret görüşmelerinde masada DİSK’in olmamasına rağmen yıllardır açıklanan raporlardan, işyerlerinden alanlara kadar bir mücadele sürecini yürüttüklerini söyleyen Çerkezoğlu, “Sendikalı, sendikasız bütün sınıf kardeşlerimizin sesi, soluğu olmaya devam edeceğiz” dedi.
Vergide adalet
3 yıldır gelirde adalet, vergide adalet mücadelesi verdiklerini belirten Çerkezoğlu, “Gelirde, vergide adalet olması lazım. Anayasa, herkes kendi gelirine göre vergi ödeyecek; ‘az kazanandan az, çok kazanandan çok vergi alınmalıdır’ diyor. Bizde en zengin de en yoksul da, bir kilo domates aldığında aynı vergiyi ödüyoruz, üstelik ücretlerimizden peşin kesilen vergi, düşük belirlenen vergi dilimleri nedeniyle her geçen gün artıyor. Ocak’ta aldığını Mart’ta alamayan başka bir ülke yok. Türkiye’de vergi adaletsizliğini çözmeden, adaletli bir vergi sistemi kurmadan gelirde adaleti sağlamamız da mümkün değil. 2025 yılı başından itibaren 11 ayda bizlerin ücretlerinden hem enflasyon, hem vergi hem de kesinti yoluyla yaşadığımız kayıp 2 trilyon liraya ulaştı. 2 trilyon lira işçinin cebinden alındı, patronlara ve hükümete verildi. Bu reva değil” ifadelerini kullandı.